Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/7245 E. 2014/5492 K. 24.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7245
KARAR NO : 2014/5492
KARAR TARİHİ : 24.03.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/222413
MAHKEMESİ : Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/09/2010
NUMARASI : 2010/120 (E) ve 2010/758 (K)
SUÇ : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlamak

5237 sayılı TCK’nun 244. maddesinin 1. fıkrasında “bilişim sisteminin işleyişinin engellenmesi ve sistemin bozulması,” fiilleri suç olarak düzenlemek suretiyle Avrupa Siber Suçlar Sözleşmesi’ne paralellik sağlamak amacıyla bir bilişim sisteminin işleyişinin “engellenmesi” veya “bozulması” bir yarar sağlama koşuluna bağlanmaksızın bağımsız suç olarak düzenlenmiştir. Sistemin işleyişinin engellenmesi ibaresi ile bilişim sisteminin verimli çalışmasının önlenmesi, icra ve sahip olduğu kapasitesinin müdahale ile sınırlandırılması, yavaşlatılması ya da tamamen kilitlenme noktasına getirilmesi, sistemin “bozulması” kavramı ile ise; bilişim sistemine dahil olan mekanik parçanın veya bir yazılım programının esasen yapması gereken özgülendiği işlevi yapamayacak hale getirilmesi ile birlikte sistemin engellenmesi halinin en üst noktası olan durma noktasından daha ileri olarak sistemin çökertilmesi, zarara uğratılması, işlemez hale getirilmesi, hatta, fiziki olarak dahi zarar verilmesi anlaşılmalıdır. Madde gerekçesinde de belirtildiği üzere söz konusu madde ile bilişim sistemlerine yöneltilen ızrar fiilleri seçimlik hareketli özel bir suç haline getirilmiş olup, bilişim sisteminin fizik varlığı ve işlemesini sağlayan bütün diğer unsurları, bu suçun konusunu oluşturmaktadır.
Somut olayda; şikayetçinin para çekmek istediği sırada yanına gelen sanığın önceden ATM’nin kart yuvasına taktığı aparat ile kurduğu düzenek sayesinde kartın sıkışmasını sağladığı ve yardım bahanesiyle şifresini öğrenmeye çalıştığı, şikayetçinin durumdan şüphelenerek şifresini söylemeden emniyete haber verdiği şeklinde gerçekleşen eylemin: kartın sıkışmasını sağlamak için yerleştirilen aparatın takılı olduğu süre boyunca bilişim sisteminin bir parçası olan ATM’nin kullanılamaması, 19.11.2006 tarihli olay tutanağında ATM’nin kart girişinde 8 cm uzunluğunda 3,5 cm eninde ortası kart girebilecek bir çıkıntı bulunup çekip çıkarıldığında iki ucu yapışık 10 cm uzunluğunda ip olduğu ve parçanın yapışken maddeyle yapıştırıldığının belirtilmesi karşısında gerçeğin ve suç niteliğinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi ve sanığın bilişim sisteminin parçası olan ATM üzerinde gerçekleştirdiği hareketlerinin ayrıntılı olarak tespiti ile bu hareketin suça
konu bankanın bilişim sisteminin bir parçası olan ATM’nin kısa süreliğine de olsa çalışmasına engel teşkil edip etmediği, bağlı bulunduğu bilişim sistemine (engelleme veya bozma gibi) bir zarar verip vermediği hususları araştırılarak ilgili banka şubesinden sorulup, gerektiğinde uzman bir bilirkişiden rapor alınarak sanığın eyleminin sübutu halinde “bilişim sistemini engelleme veya bozma” suçunu oluşturup oluşturmadığı karar yerinde tartışılarak hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeyerek eksik soruşturma ve suç vasfında yanılgı sonucu yazılı şekilde “banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılmasına teşebbüs” suçunu oluşturacağından bahisle hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 24.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.