Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/6946 E. 2014/6356 K. 03.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/6946
KARAR NO : 2014/6356
KARAR TARİHİ : 03.04.2014

Tebliğname No : KD – 2010/80455

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan sanık İ.. K.. hakkında yapılan yargılama sonucunda; mahkumiyetine ilişkin Antalya 4. Sulh Ceza Mahkemesince verilen 02.10.2009 tarihli hükmün sanığın temyizi üzerine Dairemizin 16.01.2014 gün ve 2012/20036-2014/821 sayılı bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14.02.2014 gün ve 11- 2010/80455 sayılı yazısı ile 6352 sayılı Kanun’un 99. maddesi ile değişik 308. maddesi uyarınca süresinde itirazda bulunulması üzerine dosya yeniden okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.02.2014 gün ve 11- 2010/80455 sayılı itirazının, 6325 sayılı Kanunun 99. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nun 308/3. madde ve fıkrası gereğince kabulüyle, Dairemizin 16.01.2014 gün ve 2012/20036-2014/821 sayılı bozma kararının kaldırılmasına,
Sanığın suç şüphesiyle yakalanması üzerine yapılan adli soruşturma sırasında ismini “Osman Kanaryaoğlu” olarak bildirdiği, doktor raporu alınması sırasında henüz tutanak düzenlenmeden gerçek kimlik bilgilerini açıkladığı olayda; sanığın kimliğine ilişkin beyanının sadece “O..K..” olarak ad – soyad bildirmekten ibaret kalıp bu kimliğe ilişkin belirlenebilir anne – baba adı, doğum tarihi, nüfusa kayıtlı olduğu il ve ilçe, TC kimlik numarası vb. diğer insanlardan ayırt edebilecek şekilde gerçekten var olup olmadığını tespite yarayacak ve bir kimse hakkında soruşturma başlatılmasını sağlayabilecek bir kimlik bilgisi beyanında bulunmaması karşısında olayda aynı Yasanın 268/1. maddesi delaleti ile 267/1. maddesinde öngörülen “iftira” suçunun unsurları oluşmadığı gibi Osman Kanaryaoğlu adına düzenlenmiş bir belge bulunmaması nedeniyle TCK’nun 206/1. maddesinde tanımlanan suçun da gerçekleşmediği, eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen “kimliğini gizleme” kabahatini oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.