Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/5439 E. 2014/15329 K. 19.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5439
KARAR NO : 2014/15329
KARAR TARİHİ : 19.09.2014

Tebliğname No : 11 – 2013/374035
MAHKEMESİ : Gaziantep 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/09/2013
NUMARASI : 2012/1124 (E) ve 2013/521 (K)
SUÇ : Mühür bozma

Elektrikçilik yaptığı ve suç tarihlerinde suça konu elektrik sayacının kurulu olduğu apartmanda oturduğu anlaşılan sanığın, apartmanın ortak kullanım alanlarına ait elektrik sayacının, 31/8/2009 tarihinde katılan kurum görevlileri tarafından borç nedeniyle elektriği kesilip sayacın mühürlenmesinden sonra mührün bozularak -sayaçtan geçirilmek suretiyle- usulsüz şekilde elektrik kullanılmaya devam edildiğinin 27/11/2011 tarihinde yapılan kontrolde tutanakla tesbit edildiği iddiası ile açılan kamu davasında, sanığın 07/03/2013 tarihli duruşmadaki “2009-2010 yıllarında tutanak tutulan binada oturuyordum, binanın elektrik işleri ile ben ilgileniyordum, F.. K.. yönetici idi, borçları ödemek üzere bana bir miktar para verdi, ben de bunları T.. ödedim” şeklindeki savunması ve sözkonusu apartmanın yöneticisi olan tanık F.. K..’un, 10/09/2013 tarihli duruşmadaki “ben binanın yöneticiliğini yaptım, çocuklar elektriğin kesildiğini açıldığını söylüyorlardı, ortak abonelik Z.. B..’in adına kayıtlı idi, kesildiğinde aynı gün açılmıştır, ancak kimin açtığını ben görmedim, borcu yatırmak üzere Zeynal’a para verdim, Zeynal aynı zamanda elektrikçiydi, binanın elektrik işleri ile ilgileniyordu, tahminime göre elektriği Z.. a.., çünkü başka biri ilgilenmez” aklindeki aynı doğrultudaki beyanı ve ortak aboneliğin 6/3/2009-1/6/2012 tarihleri arasında sanık adına olduğuna dair 16/11/2012 tarihli katılan şirket cevabi yazısı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sözkonusu sayaca dışardan sanık dışında birinin müdahale etmesinin hayatın olağan akışına ve dosya içeriğine aykırı olduğunun anlaşılması karşısında; sanığa yüklenen suçun tüm unsurları itibariyle sübuta erdiği gözetilmeden, delillerin takdirinde hataya düşülerek sanığın mahkumiyeti yerine, atılı suçlamayı kabul etmediği, dinlenen tanık beyanı ve sayacın ortak abonelikte kullanılması nedeni ile sanığın savunmasının aksine delil elde edilemediği” şeklindeki isabetsiz gerekçeyle yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.