YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4927
KARAR NO : 2014/15681
KARAR TARİHİ : 25.09.2014
Tebliğname No : 11 – 2013/193582
MAHKEMESİ : Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/11/2009
NUMARASI : 2009/1253 (E) ve 2009/1377 (K)
SUÇ : Mühür bozma
Sanık hakkında mühür bozma ve elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçlarından verilen 09.11.2009 gün 2009/1253-1377 E.-K. sayılı ilk mahkumiyet hükümlerinin sanık tarafından yasal süresinde temyiz edildiği, Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 26.07.2012 tarihli yazısı ile sadece elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün 6352 sayılı Yasanın geçici 2/1-2. maddeleri uyarınca yeniden değerlendirilmesi için iadesi üzerine, mahkemece elektrik hırsızlığı suçundan ceza verilmesine yer olmadığına hükmedildiği ve mühür bozma suçundan ise yeni bir hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, sanığın mühür bozma suçundan kurulan 09.11.2009 gün 2009/1253-1377 E.-K. sayılı mahkumiyet hükmüne yönelik süresinde yaptığı temyizine hasren dosya incelenip gereği görüşüldü:
Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca, Dairemize gönderilen 12.11.2013 tarih ve 29415146-2525 sayılı cevabi yazısından, A.. Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin 28.05.2013 tarihinde özelleştirildiğinin belirtilmesi karşısında, 24.03.2007 olan suç tarihi itibariyle anılan şirketin özelleştirilmemiş olduğu anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu yönden bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş, dosya arasında bulunan adli sicil kaydından tekerrüre esas hükümlülüğü bulunduğu anlaşılan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmamasındaki isabetsizlik aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1- 08.05.2009 tarihli iddianame ile sanığın evindeki elektrik sayacında yapılan kontrolde sayacın camının kırık olduğu, numaratörünün attığı yere tel ile müdahale edilmek suretiyle mührün konuluş amacına aykırı hareket edildiği iddiasıyla açılan kamu davasında, katılan kurumca 30.06.2009 tarihli yazı ekinde gönderilen Dağıtım Müessesi başlıklı belgede, suça konu sayacın mühürlendiğine ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığı gibi, belgedeki yazıların okunaklı olmadığı, tutanağı düzenleyen görevlinin ismi veya sicil numarasına yer verilmediği cihetle, bu belgenin yasanın aradığı anlamda önceden yapılmış usulüne uygun bir mühürleme tutanağı niteliği taşımadığının anlaşılmasına göre; atılı suç unsurları itibariyle oluşmayacağından sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
Hükümün gerekçesinde koşulları bulunduğundan sanık hakkında CMK’nun 231. maddesinin uygulanmasının düşünüldüğü belirtilmesine rağmen, hüküm fıkrasında koşulları bulunmadığından CMK’nun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle hükmün karıştırılması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.09.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.