YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4397
KARAR NO : 2014/20609
KARAR TARİHİ : 02.12.2014
Tebliğname No : 11 – 2013/334205
MAHKEMESİ : Konya 7. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2013
NUMARASI : 2012/1391 (E) ve 2013/393 (K)
SUÇ : Mühür bozma
1- Sanığın ”Söz konusu inşaatta 2012 yılı Ocak ayından beri taşeron olarak çalıştığı, orada işçilerin kaldığı, hatta su kesildiğinde başka yerden hortumla su getirdikleri, kendisinin mühür bozma ve kaçak su kullanma suçunu işlemediği, kimin yaptığını da bilmediği, suça konu yerde birçok işçinin çalıştığı” yönündeki savunması, 19.04.2012 tarihli mühür bozma ve yeniden mühürleme tutanağına konu edilen 13.03.2012 tarihli mühürleme tutanağının dosya arasında bulunmamasına karşın, davaya konu edilmeyen ve sanığın söz konusu yeri kullanmaya başlamasından önceki tarihleri kapsayan tutanakların dosyada yer alması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, öncelikle sanığın hangi tarihten beri suça konu yerde taşeron olarak bulunduğunun tespit edilmesi, katılan kurumdan 13.03.2012 tarihli mühürleme tutanağının istenmesi, suça konu yerde mühürleme tarihinde kimin bulunduğunun sorulması için tutanak tanıklarının ve sanığın savunmasında geçen işçilerin tespiti mümkün ise celbedilerek savunma doğrultusunda dinlenmesinden sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
2- 5271 sayılı CMK’nun 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca 2 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada sabıkası bulunmayan sanığa yüklenen “mühür bozma” suçu neticesinde meydana gelen somut bir zararın bulunmadığı da dikkate alınarak, ertelemeye göre daha lehe bulunan, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunun yasal ölçütlere göre değerlendirilme yapılması yerine “Müşteki kurumun zararı giderilmediğinden sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.