Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/2621 E. 2014/15181 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2621
KARAR NO : 2014/15181
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

Tebliğname No : 11 – 2013/287357
MAHKEMESİ : Antalya 9. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 19/06/2013
NUMARASI : 2013/219 (E) ve 2013/436 (K)
SUÇ : Mühür bozma

Özelleştirme İdaresi Başkanlığının 12.11.2013 tarih ve 2525 sayılı Dairemize hitaben gönderilen cevabi yazısında belirtildiği üzere A.. Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin suç tarihinden sonra 28.05.2013 tarihinde özelleştirilmesi nedeniyle tebliğnamedeki bir numaralı görüşe iştirak olunmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1. Sayacın mühürlenmesine rağmen mühür bozulmak suretiyle elektrik kullanıldığı iddiasıyla yapılan yargılamada; UYAP sisteminden yapılan kontrolde sanık hakkında mühür bozma suçundan Antalya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/78; Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/100; Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/200 esas sayılı dosyaları bulunduğu anlaşılmakla; ilk iddianame tarihine kadar tespit edilen eylemlerin zincirleme biçimde işlenmiş tek suç olacağı da gözetilerek, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve mükerrer yargılama yapılmaması açısından; sanık hakkında açılan ilgili dava dosyasının araştırılıp celbi sağlanarak, derdest olması halinde birleştirilmesi, aksi takdirde dosyadan bu davayı ilgilendiren kısımlarının onaylı örnekleri dosya içerisine konulup suç tarihleri de nazara alınarak zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
2. Kabule göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu ile Dairemizin yerleşmiş kararlarında açıklandığı üzere, yasa metninin tekrarı gerekçe olmadığı gibi yasalarda yer alan hükümler uygulanırken gösterilen gerekçelerde çelişkiye, zafiyete düşülmemesi gerekir. Erteleme müessesesinin uygulanabilmesi için diğer şartların yanında sanığın “suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması” ve bu hususun mahkemece değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, bu husus değerlendirilmeksizin erteleme şartlarının varlığı kabul edilmek suretiyle hükmolunan cezanın “geçmişteki sabıkasının hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olduğu dikkate alınarak” TCK.nun 51. maddesi uyarınca ertelendiği halde, CMK.nun 231. maddesi ile ilgili değerlendirme yapılırken erteleme müessesesinin anılan şartına aykırı olarak, “sanığın daha önceki suç işleme eğilimi ve sanığın ileride bir daha suç işlemeyeceği hususunda mahkememizde olumlu kanaat uyandırmadığından” bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmek suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.