Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/21625 E. 2015/31995 K. 21.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21625
KARAR NO : 2015/31995
KARAR TARİHİ : 21.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2013/247142
MAHKEMESİ : Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/03/2013
NUMARASI : 2010/59 (E) ve 2013/142 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık

1-Sanıklar hakkında sahtecilik suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 20.10.2009 gün ve 2009/89-243 sayılı kararında açıklandığı üzere; 5353 sayılı Yasayla eklenen 5271 sayılı CMK’nun 193. maddesinin 2. fıkrasının konuluş amacı gerekçesinde belirtildiği gibi, sanık hakkında sorgusu yapılmamış olsa dahi mahkumiyet dışında bir hüküm kurulması gerektiğinin anlaşılması durumunda, 5271 sayılı CMK’nun 193/2. maddesi uyarınca sanığın sorgusu yapılmadan da yargılamanın sonlandırılmasının mümkün olduğu cihetle; suçun unsurlarının bulunmadığı anlaşıldığından tebliğnamenin sanık A.. Ö.. hakkındaki bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır.
Yüklenen suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekili ile Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihlerinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesi yerine, 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddeleri gereğince ortadan kaldırılmasına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekili ile Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasanın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan “ortadan kaldırılmasına” yazılı bölümünün çıkartılarak yerine “765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesine” denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.