Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/21281 E. 2016/819 K. 08.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21281
KARAR NO : 2016/819
KARAR TARİHİ : 08.02.2016

Tebliğname No : 11 – 2013/253847
MAHKEMESİ : Emirdağ Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2013
NUMARASI : 2013/96 (E) ve 2013/195 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1-Sanığın Emirdağ Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenmiş gibi görünen 28/10/2010 tarih ve .. sayılı iş yeri açma ve çalışma ruhsatını müşteki kurumunun temsilcisinin imzasını taklit ederek sahte olarak düzenleyip kullandığı iddiası ile açılan kamu davasında sanığın suça konu belgeyi kendisinin düzenlemediğini, belediye zabıta müdürü ve yanında bulunan heyet tarafından kendisine verildiğini, belediye kayıtlarının incelenmesinde durumun anlaşılacağını, belgenin sahte olduğunu bilmediğini savunması karşısında öncelikle bu belgenin belediye görevlilerince düzenlenerek sanığa verilip verilmediği yönünde belediye defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması, sanık savunmasında yer alan zabıta müdürü ve yanında bulunan heyetin kimler olduğu tespit edilip tanık sıfatıyla dinlenerek bilgilerine başvurulması, dava konusu belge üzerindeki belediye başkanı adına atılı imzanın dosya içerisinde bulunan 19.12.2011 havale tarihli şikayet dilekçesi ve 12.03.2012 tarihli resmi yazıda belediye başkanı adına atılan imza ile büyük oranda benzer olduğunun görülmesine göre suça konu belge üzerindeki imzanın o dönemki belediye başkanının eli ürünü olup olmadığının araştırılması, bu konuda gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2- Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu belgenin duruşmaya getirtilerek aldatıcılık niteliği hususunda incelenip özelliklerinin duruşma tutanağına yazılarak ve gerekçeli kararda belgenin aldatıcılık niteliğinin varlığı tartışılarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile mahkumiyet kararı verilmesi yasaya aykırı,
Kabule göre;
3- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarından sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi ayrıca Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.