Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/20453 E. 2015/26837 K. 09.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/20453
KARAR NO : 2015/26837
KARAR TARİHİ : 09.06.2015

Tebliğname No : 11 – 2013/270338
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 23. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/05/2013
NUMARASI : 2012/133 (E) ve 2013/291 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık

Suça konu senedin lehdarı olan A.. G.. G..’in tanık olarak alınan beyanlarında, senedi panjur imalatı karşılığında borçlu şirket yetkilisi olduğunu iddia ettiği sanık H.. K..’ın bilgisi dahilinde sanık H.. T..’nun hazırlayıp imzalayarak verdiğini belirtmesi, H.. T.. alınan ilk ifadelerinde senedi kendisinin doldurmadığını söylemesine rağmen bilirkişi raporu ile senet üzerindeki yazıların kendisine ait olduğunun tespit edilmesinden sonra senedi doldurmuş olabileceğini beyan etmesi; senet üzerinde borçlu şirkete ait kaşenin bulunması; müşteki şirket tarafından başlatılan icra takibine borçlu şirket tarafından itiraz edilmemesi ve sanık H.. K.. tarafından icra dosyasına ödeme taahüdünde bulunulması karşısında gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; sanık H.. K..’ın şirket yetkilisi olup olmadığı ile şirket sahibi sanık M.. S.. tarafından verilmiş bir vekaletname bulunup bulunmadığının araştırılması, suç tarihinden önce resmi kurumlar nezdinde sanıkların yazı ve imzalarını taşıyan belge asılları da getirtildikten sonra senetteki borçlu imzası ile ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin tarihi ile senet tanzim tarihinde senet miktarı kadar mal alışverişi olup olmadığı konusunda rapor alınması, senette mevcut imzaya benzer şekilde atılmış ve şirket tarafından ödenmiş başka senetlerin mevcut olup olmadığının araştırılması, Sanık M.. S.. tarafından Sultanbeyli Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan 2011/434 Esas sayılı menfi tespit dava dosyası mahkemesinden getirtilerek mahkemece incelenmesi sonrası dosya kapsamındaki diğer deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tespit edilmesi yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde sanıkların beraatlerine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 09/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.