Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/17800 E. 2014/18158 K. 03.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/17800
KARAR NO : 2014/18158
KARAR TARİHİ : 03.11.2014

Tebliğname No : KYB – 2014/251098

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26.06.2014 gün ve 2014/13149/44047 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14.07.2014 gün ve KYB 2014/251098 sayılı ihbarnamesi ile;
Mühür bozma suçundan sanık M.. G..’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 203/1 ve 62. maddeleri gereğince 3.000 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Emirdağ Asliye Ceza Mahkemesinin 16/01/2014 tarihli ve 2013/362 esas, 2014/11 sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre, sanığın kaçak elektrik kullandığının tespiti üzerine elektrik dağıtım ve satış yetkisine sahip O. Elektrik Dağıtım A.Ş. yetkililerince sanığa ait sayacın mühürlendiği, kamu güvenine karşı işlenen suçlardan olan mühür bozma suçunun oluşabilmesi için mühürleme yetkisinin kanuni dayanağının bulunmasının gerekli olduğu, elektrik dağıtım ve satış yetkisinin özel hukuk kişilerine devrine ilişkin yasal düzenlemelerde özelleştirme sonrasında özel şirketlere mühürleme yetkisi verildiğine dair hüküm bulunmadığı gibi kamusal faaliyetin özel hukuk kişileri eliyle ihale yoluyla yürütülmesinin bahse konu görevlileri kamu görevlisi haline getirmeyeceği, bu itibarla mühür bozma suçunun hukuka aykırılık unsuru gerçekleşmediği cihetle beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; 11.06.2013 tarihli mühür bozma tutanağına konu 20.11.2012 tarihli mühürleme işlemini gerçekleştiren müşteki O. Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’nin mühürleme tarihinden önce 31.05.2010 tarihinde özelleştirilmesi nedeniyle, lisans sahibi özel şirket görevlileri tarafından yapılan bu mühürleme işlemine aykırı davranışta, 5237 sayılı TCK’nun 203. maddesinde düzenlenen “mühür bozma” suçunun unsurlarının oluşmayacağı anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki istem yerinde görüldüğünden, Emirdağ Asliye Ceza Mahkemesinin 16.01.2014 gün ve 2013/362 Esas, 2014/11 sayılı kararının CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün görüldüğünden, yüklenen suç unsurları itibariyle oluşmadığından sanığın beraatine, cezanın çektirilmemesine, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.