Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/17653 E. 2015/31601 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/17653
KARAR NO : 2015/31601
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2013/238881
MAHKEMESİ : Denizli 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 19/03/2013
NUMARASI : 2011/620 (E) ve 2013/141 (K)
SUÇ : Özel belgede sahtecilik

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1-Sanığın, S.. İ..’in kimlik bilgilerini kullanarak 23.11.2009 tarihinde Türk Telekom Bayiine müracaat edip S.. İ.. adına …… ve …….. nolu sabit telefon hatlarına ait abonelik sözleşmelerini sahte olarak düzenlettirmekten ibaret eyleminin, 10.11.2008 gün ve 27050 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki “İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez” hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunup, lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu gözetilmeden “özel belgede sahtecilik” suçundan hüküm kurulması,
2- 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesine göre ‘Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi’ durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, suça konu 2 adet abone sözleşmesinin aynı tarihli olduğu anlaşılmakla, tek bir özel belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- 5237 sayılı TCK’nun 51/3. maddesi gereğince cezası ertelenen sanık hakkında belirlenecek olan denetim süresinin alt sınırının, mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağının gözetilmemesi,
4- Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından uygulanamayacağının gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.