Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/11609 E. 2016/831 K. 08.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/11609
KARAR NO : 2016/831
KARAR TARİHİ : 08.02.2016

Tebliğname No : 11 – 2013/85634
MAHKEMESİ : İzmir 19. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2012
NUMARASI : 2012/280 (E) ve 2012/2142 (K)
SUÇ : Resmi beglede sahtecilik, başkalarına ait kimlik veya bilgilerini kullanmak

I-Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi ve adli emanetin 2011/6188 sırasında kayıtlı suça konu sürücü belgesi hakkında mahallinde bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebebin nitelik ile derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştirilen hususlar dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Sanık hakkında “başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak” suçundan verilen karara karşı temyiz itirazlarına gelince;
1-TCK’nun 268. maddesindeki “başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun oluşabilmesi için, failin işlediği bir suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla hareket etmesinin gerektiği, somut olayda; şüphe üzerine kolluk görevlilerince durdurulan sanığın kimliği sorulduğunda suça konu sahte sürücü belgesini ibraz ettiğinin anlaşılması karşısında; henüz herhangi bir suç isnadının bulunmaması nedeniyle, iftira suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine, mahkumiyetine karar verilmesi, yasaya aykırı,
2- Kabul ve uygulamaya göre de;
5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.