Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2014/10689 E. 2015/31524 K. 03.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10689
KARAR NO : 2015/31524
KARAR TARİHİ : 03.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2013/58118
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Küçükçekmece 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/09/2012
NUMARASI : 2011/670 (E) ve 2012/1338 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

………….. Bankası …. şubelerinden alınan sahte olarak düzenlenmiş çekleri ciro ederek kullandığından bahisle sanık hakkında açılan kamu davasında; sanığın “.. müşterinin sağlam olduğu yönünde bilgi alırsak çekleri alırız ve satışı gerçekleştiririz, bu konuda Halkalı Vergi Dairesinde şirketimize ait satışların görülmesi mümkündür ayrıca KDV beyannamesinden de anlaşılabilir, bu çekleri yani suça konu çekleri bizzat benim alıp almadığımı hatırlamıyorum, ben veya şirketteki diğer elemanlar almış olabiliriz, ancak ben bizzat satış yapmadığım için büyük bir ihtimalle bu çekleri satış elemanları müşterilerden almış olabilir, satış elemanları bu çekleri bizlere teslim eder, suça konu çekler daha önce bana gösterilmişti, çekleri ciro eden kişi benim, ciranta imzası bana aittir ancak söylediğim gibi bu çeklerin sahte olduğunu bilmiyordum,”şeklinde savunmada bulunması, suça konu çeklerde 1. ciranta olarak sanığın imzasının yer alması ve sanığın suça konu çeklerin sahibi olduğu şirkete ne şekilde geçtiğine ilişkin hukuki ve hayatın olağan akışına uygun herhangi bir açıklama yapamaması karşısında; gerçeğin ve çeklerin sanığın sahibi olduğunu beyan ettiği lehtar şirkete hangi hukuki veya ticari ilişki nedeniyle ve ne şekilde geçtiğinin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, şirkete ait ticari defterler, kayıtlar ve banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması, huzurda alınan imza ve yazı örnekleri ile birlikte suç tarihinden önceki resmi kurumlardan temin edilecek yazı ve imzaları getirtilip Yapı Kredi Bankası Beylikdüzü şubesinden alınmış suça konu çeklerin ön yüzündeki yazı ve imzaların sanığın eli ürü olup olmadığı yönünde Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmasından sonra toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik soruşturmayla yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.