Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/5692 E. 2014/21195 K. 09.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5692
KARAR NO : 2014/21195
KARAR TARİHİ : 09.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/75958
MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/09/2010
NUMARASI : 2007/1364 (E) ve 2010/734 (K)
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet

1- 213 sayılı Yasanın 139. maddesine göre vergi incelemesinin işyerinde yapılması gerektiği, ticari faaliyetine devam ettiği anlaşılan sanığa vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkarılan tebligatın iş yerinde yapıldığı anlaşılmakla, hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Yasanın 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulması, işyeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespiti varsa belgesinin dosyaya ibrazının istenmesi aksi takdirde, yapılan tebligatın hukuki geçerliliğinin bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği yine Antalya 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ nin 2007/1607 E. 2010/536 K. sayılı dosyasında, sanık hakkında aynı şirketin 2005-2006 yıllarına ait defter ve belgelerini 2007 yılında ibraz etmediği iddiasının yer aldığı, söz konusu dosyada bulunan vergi raporlarında sanığın 2000 yılında teslim aldığı fatura, gider pusulası ve sevk irsaliyesini gizlediği tespitlerine yer verildiği, buna istinaden dava açıldığı, dosyamızda da yine aynı 2000 yılında teslim alınan fatura, gider pusulası ve sevk irsaliyesinin gizlendiğinin belirtilip tasdikli detfer ve diğer belgelerin varlığının kanıtlanamadığı cihetle delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden ilgili dava dosyasının birleştirilmesi aksi halde dosyada bulunmayan diğer gerekli belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine alınmasından sonra hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
2-Uygulama maddesinin 213 sayılı Kanunun 359/a-2. maddesi yerine 359/a-1. maddesi olarak gösterilmesi,
3- 5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesi gereğince 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden, fıkranın tamamını kapsar biçimde yazılı şekilde hükümler kurulması,
Yasaya aykırı; sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.