YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4456
KARAR NO : 2014/18899
KARAR TARİHİ : 11.11.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/22888
MAHKEMESİ : Fethiye 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/05/2009
NUMARASI : 2007/66 (E) ve 2009/337 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
24.03.1989 gün ve 1988/1-1989/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında açıklanan “açığa imzalı ve yazısız bir kağıda sahibinin zararına olarak hukuki hüküm ifade eden bir muamele yazıldığı ve yazdırıldığı iddiasının HUMK’nun ayrık tuttuğu durumlar dışında tanıkla ispat edilemeyeceği, yazılı delille ispatının gerektiği” yönündeki “yazılı delille ispat” kuralı, açığa imzayı atan tarafından önceden ve rızaya dayalı olarak faile teslim edilmiş olan belgenin fail tarafından verilme nedenine aykırı olarak doldurulmasını düzenleyen 765 sayılı TCK’nun 509. maddenin 1. fıkrasındaki (5237 sayılı TCK’nun 209/1.) şikayete tabi suç ile ilgili olduğu, ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 01.05.2001 gün ve 2001/6-70-2001/77 sayılı kararında belirtildiği üzere, imza sahibinin kâğıdın zilyetliğinden vazgeçmesi halinde “esasen kendisine tevdi ve teslim olunmayan kağıdı bertakrip (hukuka aykırı) elde bulundurma” keyfiyeti gerçekleşmiş olacağından eylemin, 5237 sayılı TCK.nun 209/2. madde ve fıkrasındaki “hukuka aykırı olarak ele geçirme veya elde bulundurma” suçunun oluşacağı cihetle, İçtihadı Birleştirme Kararında 765 sayılı TCK’nun 509. maddesinin 1. fıkrası (5237 sayılı TCK.nun 209/1.) için aranan “yazılı delille ispat” kuralının aksine “hukuka aykırı ele geçirme veya elde bulundurma” olgusunun ispatı, tanık dahil her türlü delille mümkün olacaktır.
Somut olayda; katılanın yetkilisi olduğu şirkette çalışan ve bankadaki işlemleri yapabilmesi için gerektiğinde üst kısmı doldurulup talimat belgesi olarak kullanılmak üzere verilen imzalı ve boş kağıtları işten ayrılırken teslim etmesine rağmen bir tanesini, uhdesinde alıkoyan sanığın, bu belgenin boş kısımlarını doldurarak senet şekline getirip, ciro ederek kullandığı iddia olunarak, TCK.nun 209/2. maddesindeki suçunun tavsif olunması karşısında; dosyada fotokopileri bulunan ve sanığa, müdahilin yetkilisi olduğu şirketin Şekerbank Fethiye şubesindeki hesabından para çekme yetkisi veren “talimat belgesi” olarak kullanıldığı anlaşılan belgelere şekil itibariyle benzeyen suça konu senet üzerinde, sahtecilik ve grafoloji uzmanına inceleme yaptırılarak, gerektiğinde bankada işlem yapılmak üzere doldurulmak suretiyle kullanılması için imzalanmış boş kağıdın senet şekline getirilmesi suretiyle düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti ile sanığın, bu senedi müdahil şirketten olan alacağına karşılık verdiği yönündeki savunması da araştırılarak, tüm deliller TCK.nun 209/2 delaletiyle 204/1 ve 211. maddelerindeki “hukuka aykırı olarak elde bulundurulan imzalı boş kağıdın doldurularak kullanılması” suçu yönünden değerlendirilip, sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, somut olayımızda uygulanma olanağı bulunmayan senede karşı senetle ispat zorunluluğundan bahisle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.