Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/3477 E. 2015/22713 K. 23.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3477
KARAR NO : 2015/22713
KARAR TARİHİ : 23.02.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/67635
MAHKEMESİ : İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/10/2010
NUMARASI : 2010/438 (E) ve 2010/847 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Katılan tarafından, ev sahibi olan sanığa kira borcu karşılığında verilen 900,00 TL bedelli senedin, sanık tarafından 7.900,00 TL bedelli hale getirilmek suretiyle sahteleştirildikten sonra katılan aleyhine icra takibine konu edildiği iddiasıyla açılan kamu davasında, her ne kadar adli tıp uzmanı tarafından düzenlenen 23.06.2009 tarihli bilirkişi raporunda; inceleme konusu olan senedin ön yüzünde miktar kısmının rakam ve yazı ile yazılmış olduğu kısımlarda herhangi bir silinti, kazıntı, tahrifat veya sonradan eklemenin bulunmadığı, senedin yazı ve rakam olarak öncelikle “7.900” “yedi bin dokuz yüz” TL olarak düzenlenmiş olduğu belirtilmiş ise de, katılanın aşamalarda alınan beyanlarında; sanığın, kendisinin ev sahibi olup, 2008 yılı Aralık ayı vadeli ve 900,00 TL bedelli kira borcuna karşılık verdiği senedi 7.900,00 TL yapmak suretiyle İzmir 2. İcra Müdürlüğünün 2009/5339 takip sayılı dosyası ile hakkında icra takibine girişince durumdan haberdar olduğunu beyan etmesi, sanığın da savunmasında; “müşteki A.. K.. benim evime kiracı olarak girdi, aylık 300,00 TL ödeyecekti. Müşteki kasaplık yapıyordu. Kendisi ile samimi olduk, benden peyderpey borç olarak 7.900,00 TL borç para aldı, hepsini tek sefer de almadı, muhtelif zamanlarda aldı. Kirayı da ödememeye başladı, bunun üzerine ben mecbur kalıp kendisinden senet aldım. Senet 7.900,00 TL’likti. Senette herhangi bir tahrifat yapmadım. Senet sadece ikimiz arasında düzenlendi. Yanımızda başka kimse yoktu. Ben daha sonra senedi de icraya koydum. Senedin 900,00 TL düzenlenip benim 7 rakamını ilave etmem söz konusu değildir. Borç para verdiğime ilişkin de şahidim yoktur” demesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından, senedin meblağ kısmına sonradan bir ekleme yapılıp yapılmadığına ilişkin bir kez de Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınarak, denetime olanak sağlaması bakımından suça konu senedin de dosya içine konulduktan sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.