Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/31 E. 2014/20235 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/31
KARAR NO : 2014/20235
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/185853
MAHKEMESİ : Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/02/2010
NUMARASI : 2009/439 (E) ve 2010/73 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Uyuşturucu satışı yaptığı şüphesiyle yakalanan sanığın yapılan üst aramasında üzerinde kendi fotoğrafı bulunan Z. K. ve M.T. adına düzenlenmiş nüfus cüzdanlarının ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında, suça konu belgelerde isimleri geçen Z. K. ve Mustafa Taştekin’in gerçek kişi olup olmadıkları araştırılarak, gerçekte var olmamaları halinde eylemin tek suçu oluşturacağı ve belge sayısı ile sanığın kastının yoğunluğu nazara alınarak TCK’nun 61. maddesi uyarınca alt sınırdan ayrılarak ceza tayini gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeye dayalı olarak suçun zincirleme işlendiğinin kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 58/7. maddesi gereğince “mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazda duraksamaya, karışıklığa neden olacak ve infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde denetimli serbestlik tedbirinin süresinin de belirlenmesi,
3) 5237 sayılı TCK’nun 53.maddesinin 1.fıkrasının (a), (b), (d), (e) bentlerinde yer alan hak yoksunluklarının hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar, (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 26.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.