Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/27436 E. 2014/6602 K. 07.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27436
KARAR NO : 2014/6602
KARAR TARİHİ : 07.04.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/4575
MAHKEMESİ : Karşıyaka 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/06/2009
NUMARASI : 2008/505 (E) ve 2009/445 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık

Gerçekte soyadı “Sepet” olduğu halde, suça konu senedin borçlu kısmına soyadını “Sepetçi” olarak yazmak suretiyle, aldığı mal karşılığında katılana verdiği iddiasıyla “resmi belgede sahtecilik” ve “dolandırıcılık” suçlarından açılan kamu davasında, sanığın aşamalarda ısrarla, suça konu senedin ön yüzündeki yazıların kendisi tarafından yazılmadığını savunması karşısında, her ne kadar 21.02.2008 tarihli bilirkişi raporunda; bahsi geçen yazıların sanığın eli ürünü olduğu belirtilmiş ise de, yazı incelemesinde hangi teknik cihazlardan istifade edilerek nasıl bir inceleme yapıldığının açıkça belirtilmediği ve içeriğine göre de, senet metnindeki yazıların sanığa ait olduğu hususunda kesin bir kanaatin oluşmasını sağlamaktan uzak nitelikte olduğu cihetle, öncelikle sanığın suç tarihinden öncesine ait samimi yazılarını ihtiva eden yeterli miktarda evrak asıllarının dosyaya celbedilerek, suça konu senedin ön yüzünde bulunan yazı ve rakamların sanığın eli ürünü olup olmadığı hususunda bir kez de Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınması, sahtecilik suçlarında aldatıcılık özelliğinin tespitinin hakime ait olduğu cihetle, suça konu senedin getirtilerek duruşmada incelenip özellikleri duruşma tutanağına yazıldıktan ve denetime olanak verecek şekilde dosyada bulundurulduktan sonra iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, aşamalarda alınmış bir beyanı bulunmayan katılanın, özellikle ‘dolandırıcılık’ suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığının tespiti bakımından dinlenmesinde zorunluluk bulunduğundan, teminine çalışılıp ifadesinin alınması, suça konu senedin hangi hukuki ilişki karşılığında alındığının ve sanığa herhangi bir mal teslimi yapılıp yapılmadığının, yapılmışsa buna ilişkin belgesi bulunup bulunmadığının ve senedin kendisine ne zaman verildiğinin sorulması ve tüm deliller toplandıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan her iki hükmün de bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.