YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27432
KARAR NO : 2014/865
KARAR TARİHİ : 16.01.2014
Tebliğname No : KYB – 2013/397802
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 12.12.2013 gün ve 2013/18855/76166 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 25.12.2013 gün ve KYB.2013/397802 sayılı ihbarnamesi ile;
Borçlunun ödeme şartını ihlali suçundan sanık A.. B..’in yapılan yargılaması sonucunda beraatine dair Bakırköy 2. İcra Ceza Mahkemesi’nin 05.07.2012 tarihli ve 2012/140 esas, 2012/190 sayılı kararına yönelik itirazın kabulüne, sanığın 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin mercii Bakırköy 3. İcra Ceza Mahkemesinin 08.08.2012 tarihli ve 2012/104 değişik iş sayılı kararının kesinleştirilip infaza verilmesini müteakip, hükümlü tarafından 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’a 6411 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişik Yapılmasına Dair Kanun’un 13. maddesi ile eklenen geçici 4 ve 6291 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1 ve 2. maddesi ile eklenen geçici 3 ve 105/A maddelerinden yararlanma talebinde bulunulması üzerine, söz konusu talebin kabulü ile hükümlünün cezasının hak ederek salıverilme tarihi olan 29.05.2013 tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak üzere suretiyle infazına ilişkin Kahramanmaraş İnfaz Hakimliğinin 01.03.2013 tarihli ve 2013/565 esas, 2013/583 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair mercii Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.03.2013 tarihli ve 2013/346 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
İnfaza ilişkin hususların kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek yapılan incelemede, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 45. maddesinde, suç karşılığı uygulanacak yaptırımların, hapis ve adli para cezası olarak belirlendiği, diğer taraftan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 1. maddesinde bu Kanunun amacının, ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olduğunun belirtildiği, bu haliyle 5275 sayılı Kanun’un ceza ve güvenlik tedbirlerine dair hususları kapsamakta olup tazyik hapislerine ilişkin bir hususa yer vermediği, keza Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük’ün 193/4. maddesinde yer alan “Disiplin hapsi ve tazyik hapsi kararları, tekerrüre esas olmaz, koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz ve adli sicil kayıtlarına işlenmez” hükmü ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.11.2006 tarihli ve 2006/16-220-231 sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde, disiplin ve tazyik hapsinin bir “hapis” cezası olmadığı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 2. maddesinde tanımlanan “disiplin hapsi” kavramı içinde kaldığı ve kısmi bir düzeni korumak amacıyla getirildiği, kişinin kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirdiği takdirde de serbest kalacağının anlaşılmasına göre, 5275 sayılı Kanun’a 6291 sayılı Kanunun 1 ve 2. maddeleri ile eklenen geçici 3 ve 105/a maddeleri ile 6411 sayılı Kanun’un 13. maddesi ile eklenen geçici 4. maddesiyle getirilen hükümlülerin cezalarının bir kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazı şeklindeki düzenlemenin hapis ve adli para cezasına mahkum olan hükümlüler yönünden uygulanması gerekeceği cihetle, itirazın bu yönden kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.03.2013 tarihli ve 2013/346 Değişik İş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.