YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27384
KARAR NO : 2014/8552
KARAR TARİHİ : 05.05.2014
Tebliğname No : 11 – 2013/254422
MAHKEMESİ : Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/03/2013
NUMARASI : 2011/210 (E) ve 2013/141 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanmak
Katılan A.. S.. vekilinin, yasal şartları oluşmayan duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilip incelenerek gereği görüşüldü:
Katılanların borçlu, kendisinin de alacaklı olarak göründüğü suça konu üç adet senet ile “protokoldür” başlıklı belgeyi sahte olarak düzenledikten sonra, sahte senetleri icra takibine koymak suretiyle tahsile çalıştığı iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın; yüklenen suçlamaları kabul etmeyerek, katılanlardan olan avukatlık ücret alacağına karşılık olmak üzere suça konu senetleri katılan A.. S..’nun önceden doldurulmuş bir şekilde kendisine getirdiğini, bu hususa ilişkin katılan A.. S.. ile “protokoldür” başlıklı belgeyi düzenlediklerini, vadesinde ödenmemesi nedeniyle senetleri icra takibine koyduğunu savunması, katılanların ise; kendilerine gönderilen çiçeklerin teslim alınmasına ilişkin attıkları imzaların hileyle alındıktan sonra suça konu belgelerin sahte olarak üretilmiş olabileceğini, sanığa senet vermedikleri ve katılan A.. S..’nun sanıkla karşılıklı olarak protokol düzenlemediği gibi protokol başlıklı belgede belirtilen davalarda sanığın kendi vekilleri olarak davaları takip etmediğini iddia etmeleri, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesinin 04.10.2010 tarih ve 3734 sayılı raporunda; inceleme konusu tüm senetlerin üst kısımlarının forme kesim olmadığı, metin ve imza kısımlarının farklı kalem kullanılarak tanzim edildiği, her üç senedin, düzenleme tarihi aynı olmasına rağmen farklı ton ve ebatta oldukları, ofset baskısı olmayıp senet haline getirilmelerinde farklı yazıcılar kullanıldığının tespit edildiği, ayrıca ekli VSC-5000 cihaz görüntülerinden de anlaşılacağı üzere senetlerle ilgisi olmayan kurşun kalem v.b. kullanılarak senetlerin uygunsuz yerlerinde yazılı yazı bakiyelerinin görüldüğü, ancak mevcut bulgular ile sorulan hususlar hakkında daha ileri bir tespite gidilemediği, keza aynı Dairenin 18.10.2012 tarih ve 8267 sayılı raporunda ise; inceleme konusu ‘protokoldür’ başlıklı belgede, sanığa atfen atılan imzanın sanığın, A.. S..’na atfen atılan imzanın ise Asaf Erkan’ın eli ürünü olduğunun ve inceleme konusu belgede ilave yapıldığını gösterir bulgu saptanmadığının belirtilmiş olması karşısında, suça konu belgeler, daha önce alınmış tüm bilirkişi raporları, sanığın savunması ve katılanların iddiaları da değerlendirilerek, öncelikle suça konu “protokoldür” başlıklı belge yönünden; belgenin yazıcıdan çıktısının alınması esnasında belge üzerinde önceden bir imza/kaşe varsa bu imza/kaşe üzerinde oluşabilecek toner/kartuş izinden hareketle, belgenin metin kısmının bilgisayarda hazırlanıp yazıcıdan çıktısı alındıktan sonra mı kaşelenip imzalandığı, yoksa bir şekilde boş kağıda önceden atılan imza/kaşenin üst kısmındaki boşluğa denk gelecek şekilde bilgisayardan yazının metin kısmı hazırlandıktan sonra mı yazıcıdan çıktı alındığı, keza; suça konu “protokoldür” başlıklı belge ile 3 adet senedin, katılanlardan hileli yoldan elde edilen imzalardan yararlanılarak sahte olarak üretilip üretilmedikleri hususunda, alanında yetkin, gerekli ekipmana sahip TÜBİTAK, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Polis Kriminal Laboratuvar Dairesi Başkanlığı, Jandarma Kriminal Laboratuvar Dairesi Başkanlığı veya teknik üniversiteler gibi kurum veya kurumlardan rapor alınması, katılan A.. S.. protokol başlıklı belgedeki kaşenin kendisine ait kaşe olmadığını iddia ettiğinden, adı geçen katılanın suç tarihlerine yakın tarihlerde çalıştığı kurumda düzenlediği üzerinde kaşesi bulunan belgeler temin edilerek sahte olduğu iddia edilen belgedeki kaşe ile karşılaştırılmasından sonra toplanan deliller birlikte değerlendirilerek hukuki durumun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı katılanlar vekilleri ile katılan A.. S..’nun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.