Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/2630 E. 2014/20830 K. 03.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/2630
KARAR NO : 2014/20830
KARAR TARİHİ : 03.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/5642
MAHKEMESİ : Bakırköy 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 03/02/2010
NUMARASI : 2008/441 (E) ve 2010/60 (K)
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet

Sanığın konfeksiyon ürünleri toptan alım satım işiyle iştigal etmek üzere 17.01.2007 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği işyerinde, 2007 takvim yılında ticari faaliyeti olmaksızın sahte belge düzenlediği ve defter belgelerini incelemeye ibraz etmediği iddiası ile açılan davada; vergi raporlarında açıklandığı üzere, sanığın 60 cilt fatura bastırdığı, 2007 yılı gelir ve geçici beyannamelerini vermediği, 11. aya kadar verilen KDV beyannamelerinde düşük miktarda matrah gösterdiği, vergi borçlarını ödemediği, yapılan yoklamalarda faaliyetinin olmadığı, işyerinin kapalı olduğu, 30.11.2007 tarihinde re’sen terk işleminin yapıldığı, VEDOP üzerinden alınan bilgilere göre gerçek faaliyetinin olmadığının tespit edilmesi, sanığın ise bahse konu iş yerini açmadığını, Y. B..isimli bir şahsın temizlik işinde çalışması için kendisine bir takım formlar imzalattığını, sonradan adına şirket kurulduğunu öğrendiğini, notere hiç gitmediğini, defter belge isteme yazısına ilişkin tebligatı almadığını savunması karşısında;
1 – Defter belge ibraz etmeme suçu bakımından, sanığın tutmak zorunda olduğu ve varlığı noterce tasdik edilmiş belgelerin neler olduğu, bastırdığı iddia edilen 60 cilt faturanın teslim teselsüm belgelerinin olup olmadığı ilgili idareden sorulup, tebligatın geçerliliği araştırılmadan karar verilmesi,
2- Sahte fatura düzenlemek bakımından ise; gerçeğin belirlenmesi için mükellefiyet tesis edilmesi ve işyeri faaliyetleriyle ilgili varsa düzenlenen belgelerin araştırılması, dosyada bulunan işe başlama yoklama fişi ile sanığın Gaziosmanpaşa … Noterliğinde 16.01.2007 tarihinde M.A.. ve N. B..’e yetki verdiğine ilişkin vekaletnamenin doğruluğu araştırılarak gerektiğinde belgelerdeki yazı ve imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığının bilirkişi aracılığıyla saptanması, Y. B.. ile vekaletname gerçek ise yetkilendirilen M. A.. ve N.B..’in tanık sıfatıyla dinlenmesinden sonra sanığın hukuki durumunun takdiri gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 03.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.