Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/26060 E. 2014/9523 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26060
KARAR NO : 2014/9523
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

Tebliğname No : 11 – 2012/290639
MAHKEMESİ : Eskişehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 03/06/2010
NUMARASI : 2009/940 (E) ve 2010/343 (K)
SUÇ : Mühür bozma

Dosya arasında bulunan mühürleme ve fek tutanakları incelendiğinde 29.04.2008 günü mühürlenen sayacın mührünün 01.05.2008 tarihinde fek edildiğinin anlaşılması karşısında, gerekçeli karar başlığına 01.05.2009 olarak yanlış yazılan suç tarihinin mührün fekkedildiği 01.05.2008 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık hakkında mühür bozma suçundan verilen 03.06.2010 gün 2009/940 esas 2010/343 karar sayılı ilk mahkumiyet hükmünün sadece sanık tarafından yasal süresinde temyiz edildiği, “elektrik enerjisi hakkında hırsızlık” suçundan kurulan beraat hükmünün ise temyiz edilmeksizin kesinleşmesine rağmen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20.07.2012 tarihli yazısı ile 6352 sayılı Yasanın geçici 2/1-2. maddeleri uyarınca yeniden değerlendirilmesi için iadesi üzerine mahkemece elektrik hırsızlığı suçu temyiz edilmeksizin kesinleştiğinden bu hususta uyarlama yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, iade kapsamında bulunmayan mühür bozma suçundan da yeni bir hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, sanığın mühür bozma suçundan kurulan 03.06.2010 gün ve 2009/940 esas 2010/343 karar sayılı mahkumiyet hükmüne yönelik süresinde yaptığı temyizine hasren dosya incelenip gereği görüşüldü:
Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca, Dairemize gönderilen 12.11.2013 tarih ve 29415146-2525 sayılı cevabi yazısından, suça konu mühürleme tutanağını düzenleyen O.. A…’nin 31.05.2010 tarihinde özelleştirildiğinin belirtilmesi karşısında, 01.05.2008 olan suç tarihi itibariyle anılan şirketin özelleştirilmemiş olduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bu yönden bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- 5237 sayılı TCK’nun 51/7. maddesinde “hükümlünün deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hakimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin” belirtilmesi karşısında; mahkemece “denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde sanığın ertelenen cezasının tamamen infaz kurumunda çektirilmesine” karar verilerek infazı kısıtlayacak şekilde hüküm tesisi,
2- Sanık hakkında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken, 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, sanığın adli sicil kaydına göre engel hükümlülüğünün bulunmadığı, dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nun 231/6-a maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı Yasanın 231/6-c maddesinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat getirici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu, manevi zararın bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, somut olayda sanığa yüklenen suçtan dolayı herhangi bir zarar doğmadığı gözetilerek, sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen, ‘sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “kurum zararını karşılamadığı” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi