Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/24513 E. 2015/31645 K. 09.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24513
KARAR NO : 2015/31645
KARAR TARİHİ : 09.12.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/208601
MAHKEMESİ : Denizli 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/06/2012
NUMARASI : 2009/174 (E) ve 2012/815 (K)
SUÇ : Özel belgede sahtecilik

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1- Belgede sahtecilik suçlarında suçun konusu belge olup korunan hukuki yarar kamu güvenidir ve suçun geniş anlamda mağduru toplumu oluşturan bireylerdir. Nitekim belgede sahtecilik suçlarına ilişkin TCK’nun 204-212. maddeleri Kanunun Kamu Güvenine Karşı Suçlar bölümünde yer almaktadır. Bununla birlikte belgede sahtecilik suçunun işlenmesiyle haksızlığa uğrayan gerçek ve tüzel kişilerin suçtan zarar görmeleri mümkündür. Belgede sahtecilik suçunun işlenmesi nedeniyle farklı kişilerin çıkarlarının zedelenmiş olması suçun bu öncelikli niteliğini değiştirmeyeceği gibi zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına da engel değildir. Somut olayda haciz işlemi için sanığın iş yerine gidildiğinde, sanık tarafından, müştekiler adına suça konu üç adet ibraname şeklindeki belgeyi aynı anda ibraz ettiğinin iddia edilmesi karşısında; ilgili icra dosyaları getirtilip incelenerek suça konu belgelerin haciz esnasında aynı anda ibraz edilip edilmediği araştırılıp aynı anda ibraz edildiğinin kabulü halinde sanığın eyleminin bir suç işleme kararının icrası kapsamında 5237 sayılı Yasanın 43/2. madde kapsamında kaldığı gözetilmeden eksik inceleme sonucu üç kez özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırılarak fazla ceza tayini,
2- Kabule göre de;
Müştekilerin 21.07.2009 tarihli oturumda davaya katılmak istemediklerini beyan etmelerine rağmen iradeyi sakatlayan haller dışında, vazgeçmeden rücu etmenin mümkün olmayacağından ve sonradan verilen katılma kararı hukuki değer taşımadığından müştekiler lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 09.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.