YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/23841
KARAR NO : 2015/31201
KARAR TARİHİ : 25.11.2015
Tebliğname No : 11 – 2013/296455
MAHKEMESİ : Menemen 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/03/2011
NUMARASI : 2009/13 (E) ve 2011/143 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın 15.11.2006 olay tarihinde sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçla durdurulduğunda, sahte sürücü belgesi ibraz ettiği, sevk ve idaresindeki aracın gerçek plakası … olan çalıntı araç olduğunun tespit edilerek olay tutanağının düzenlenmesini müteakip sanık hakkında Memenen Cumhuriyet Başsavcılığının 24.12.2008 gün 24.12.2008 gün 2008/932 no.lu iddianamesi ile sürücü belgesinde sahtecilikten işbu kamu davasının açıldığı, aynı tarihli 2008/935 no.lu iddianamesi ile ise araç tescil plakaları, sigorta poliçesi, motorlu araç trafik ve tescil belgesinde sahtecilikten ayrı bir kamu davası açılıp Menemen 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.06.2010 tarih 2009/20, 2010/393 E/K sayılı kararıyla sanığın araç tescil plakaları, sigorta poliçesi, motorlu araç trafik ve tescil belgesinde sahtecilikten mahkumiyetine dair kurulan hükmün, Yargıtay 21. Ceza Dairesinin 10.05.2015 gün 2015/1887 E/K sayılı kararıyla düzeltilerek onanmasına karar verildiği anlaşılmakla; sözkonusu belgeler ile işbu dava konusunu oluşturan sürücü belgesi hakkında kül halinde zincirleme suç hükümlerinin mi uygulanması gerektiği, değişik tarihlerde düzenlenip kullanıldıklarına ilişkin delil bulunup bulunmadığı,aksine delil bulunmadığı takdirde aynı anda ele geçirilen belgelere ilişkin eylemin tek suçu oluşturacağı cihetle;düzeltilerek onanmak suretiyle kesinleşen Menemen 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.06.2010 tarih 2009/20, 2010/393 E/K sayılı dava dosyasının işbu dosya içerisine konulup anılan hususlar araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.