YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/23041
KARAR NO : 2014/1753
KARAR TARİHİ : 05.02.2014
Tebliğname No : 11 – 2013/109691
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/01/2013 (Asıl karar), 11/01/2013 (Ek karar), 04/04/2013 (Ek karar)
NUMARASI : 2011/260 (E) ve 2012/194 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
Eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde inceleme merciinin Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğu cihetle; sanık Ş.. A..’ın yokluğunda verilen hükmün 12.11.2012 tarihinde 7201 sayılı Yasanın 28. maddesine göre yapılan ilanen tebliğ işleminin usulüne uygun olmaması, sanık F.. E..’ın ise yokluğunda verilen kararın, sorgusunda bildirdiği adresine Tebligat Kanununun 35. maddesine göre 24.09.2012 tarihinde yapılan tebliğ işleminin, aynı adrese daha önce geçerli bir tebligat yapılmaması nedeniyle geçersiz olduğu anlaşılmakla, öğrenme üzerine sanık Ş.. A..’ın 06.12.2012 tarihinde yaptığı temyiz ile, sanık F.. E.. müdafıinin 29.03.2013 tarihinde öğrenme üzerine yaptığı temyiz istemlerinin süresinde olduğunun ve eski hale getirme talebinin de kabulüyle, hükmün usulüne uygun kesinleşmemesi nedeniyle temyiz istemlerinin reddine dair ek kararların kaldırılarak yapılan incelemede;
Sanık F.. E.. müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezaların türü ve süresine göre koşulları bulunmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 318. maddesi uyarınca reddine oybirliğiyle karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
Sanıklar hakkında, suç tarihinde noterler tarafından tanzim edilen ve yevmiye numarası aldıktan sonra makbuz kesilmesiyle hukuki varlık kazanacak olan N.Ç. adına düzenlenmiş vekaletnameyi bunlardan yoksun şekilde, daha önceden G. Y. adına tanzim edilerek cilt bentte takılı bulunan vekaletnameyi yerinden kopartıp yok ettikten sonra yerine N. Ç. adına vekaletnameyi yapıştırmak suretiyle kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgede sahtecilik ve resmi belgeyi yok etme suçunu işledikleri iddiasıyla açılan davada; N. Ç.’in aynı gün noterlikte gayrimenkul satış vaadi sözleşmesini de imzaladığı ve bu sözleşmenin hukuki işlemlerinin tamamlanarak noterlik kayıtlarında yer alıp sahteliğinin iddia edilmemiş olması, anılan sözleşmenin taraflarından tanık R. K.’ın aşamalardaki beyanlarında N. Ç.’in olay günü notere gelip araçtayken satış vaadi sözleşmesi ve vekaletnameyi imzaladığını söylemesi, sanıkların savunmalarının da benzer içerikli olması, her iki belgedeki N. Ç.adına atılmış görünen imzaların da birbirine benzemesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi amacıyla; 05.08.2005 tarihli vekaletnamede, vekalet veren olarak adı geçen N. Ç.’in vefat etmiş olması nedeniyle bu hususta beyanının alınamamış olması da gözetilerek, vefat etmeden önce resmi kurumlarda bulunan, varsa imza ve yazılarını içeren belge asıllarının getirtilip vekaletnamedeki yazı ve imzaların adı geçene ait olup olmadığının bilirkişi incelemesi yaptırılarak belirlenmesi, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tarafı olan R. K.’ın imza ve yazıları ile dava konusu vekaletnamedeki imza ve yazıların karşılaştırılarak N. Ç. adına atılı imza ve yazıların adı geçene ait olup olmadığının araştırılması, G. Y. adına tanzimli ciltbentteki vekaletnamenin yok edildiği iddiası ile ilgili olarak, G. Y.’ın duruşmaya celbedilip dinlenmesi ve toplanan delillerin sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik soruşturma sonucu, sanıklara yüklenen resmi belgeyi yok etme eylemlerinin, vekaletnamede sahtecilik suçundan ayrı şekilde 5237 sayılı TCK’nun 205/2. maddesindeki suçu oluşturduğu da gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık Ş.. A.. ve müdafii ile sanık F.. E.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, verilen kararın niteliğine göre sanık F.. E.. hakkındaki mahkumiyet ilamının infazının durdurulmasına, bu suçtan ceza infaz kurumunda olması halinde başka suçtan hükümlü/tutuklu değilse tahliyesine, 05.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.