Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/19283 E. 2015/29214 K. 07.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19283
KARAR NO : 2015/29214
KARAR TARİHİ : 07.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/139563
MAHKEMESİ : Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2012
NUMARASI : 2011/252 (E) ve 2012/97 (K)
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-5237 sayılı TCK’nun 204/2. maddesinde düzenlenen “Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçunun oluşması için sahte resmi belgeyi düzenleyen kamu görevlisinin belgeyi düzenlemeye yetkili olması, görevi sırasında ve kanuni yetkisine dayanarak bir belgeyi sahte olarak düzenlemesi ve düzenlenen belge ile kamu görevlisinin görevi arasında nedensellik bağının bulunması gerekir. Somut olayda ise suç tarihinde … İlköğretim Okulunda İngilizce ve Bilişim Teknolojileri Formatör Öğretmeni olarak görev yapan sanığın, kendisine verilen e-okul şifresi ile sadece kendi girdiği derslere ilişkin elektronik ortamda kayıtlı olan not giriş ekranını görerek not girişi yapmakla görevli ve yetkili olduğu halde,kendisinde bulunmaması gereken e-okul idareci şifresi ile evinde bulunan bilgisayarı kullanarak başkaca öğretmelerin görevli ve yetkili olduğu Türkçe, Matematik ile İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerine ilişkin not giriş ekranlarına girerek, öğrencisi Ö.. E..’in, anılan ders notlarını yükselttiğinin anlaşılması karşısında; sanığın sübut bulan eyleminin TCK’nun 244/2. madde ve fıkrasında öngörülen “bilişim sistemindeki verileri değiştirme” suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfının belirlenmesinde hataya düşülmesi,
Kabule göre de;
2- “Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçunu işlediği kabul edilen sanık hakkında hakkında 4483 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca soruşturma izni alınması gerektiği gözetilmeden, genel hükümlere göre açılan davaya devam olunarak yazılı şekilde karar verilmesi,
3-5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yeralan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden, fıkranın tamamını kapsar biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 07.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.