Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/18187 E. 2015/30694 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/18187
KARAR NO : 2015/30694
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/111008
MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/02/2012
NUMARASI : 2011/342 (E) ve 2012/159 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1-Ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30.03.1992 gün ve 80/98, 19.04.2005 gün ve 221-38 sayılı kararlarında ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere, belgede sahtecilik suçlarında önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun imzasının atılmasında zarar
verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği cihetle; sanığın aşamalarda suça konu çekleri katılanların bilgisi dahilinde düzenlediğini, şirketlerin birleşmesinden önce de kendi şirketi … Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şti. ile katılanların şirketi olan … Sigorta Acenteliği ve Turizm Tic. Ltd. Şti. şirketinin birlikte iş yaptığını, çeklerin bedellerinin ödendiğini, katılanların zararlarının bulunmadığını beyan ederek suçlamayı kabul etmemesi, katılanların çeklerin keşide edildiğinden haberdar olmadıklarına ilişkin beyanlarının olmasına karşın Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/61 esas sayılı dosyasında sanık olarak beyanları alınan katılanların şirketlerinin fiili temsilcisinin H.. G.. olduğunu savunmaları, yine bu dosyada alınan bilirkişi raporunda her iki şirketin kuruluşlarından itibaren H.. G.. ile M.. S.. G..’in sevk ve idaresinde olduğu, incelemeye konu dosya katılanlarının 1994 yılından beri sanığın şirketi … Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şti’nde sigortalı işçi olarak çalıştıklarının bildirilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanığın keşide ettiği çeklerin ödenip ödenmediğinin ve benzer şekilde daha önce çek keşide edip etmediğinin lehdar yetkililerinin dinlenerek açıklığa kavuşturulması, Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/61 esas sayılı dosyada yer alan bilirkişi raporunun aslının veya onaylı örneğinin dosya arasına alınması ve raporda belirtilen hususların doğruluğunun ilgili yerlerden sorularak netleştirilmesi ile katılanlara ait şirketin fiilen yetkili ve temsilcisinin kim olduğunun belirlenmesi, katılanların yeniden dinlenerek her iki dosyadaki beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesinden sonra zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinde suç kastından söz edilemeyeceği de dikkate alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit edilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-Suça konu belgeler hakkında bir karar verilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.