Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/17549 E. 2014/4277 K. 10.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/17549
KARAR NO : 2014/4277
KARAR TARİHİ : 10.03.2014

Tebliğname No : 2 – 2013/122608
MAHKEMESİ : Anamur Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/12/2009
NUMARASI : 2009/597 (E) ve 2009/1310 (K)
SUÇ : Mühür bozma

05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunla “mühür bozma” suçu yönünden yeni bir düzenleme getirilmediği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iade yazısının, “elektrik enerjisi hakkında hırsızlık” suçundan kurulan hükümle ilgili olarak anılan yasa hükümleri uyarınca yeniden değerlendirme yapılmasının istendiği, iadeden sonra “mühür bozma” suçu yönünden yeni bir hüküm kurulmayıp, yalnızca “elektrik enerjisi hakkında hırsızlık” suçu ile ilgili değerlendirme yapılması gerektiği cihetle, 19.11.2012 gün ve 2012/979 E. 2012/1268 K. sayılı kararla “mühür bozma” suçu yönünden kurulan ikinci hüküm hukuki değerden yoksun olduğundan, 16.12.2009 gün ve 2009/597 E. 2009/1310 K. sayılı kararla “mühür bozma” suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik olarak yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
5271 sayılı CMK’nun 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunması zorunlu olup, mühür bozma suçunun kamu güvenine karşı suçlar arasında yer alıp, kamu idaresinin mühür koymaya yönelik iradesine karşı işlenmesi nedeniyle, mühür bozma eyleminin meydana getirdiği bir zarardan söz edilemeyeceği, mühür bozma eylemi sonucu kullanılan elektriğe ilişkin borcun ise, eylemden kaynaklanmış bir zarar olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek, daha önce işlediği kasıtlı bir suç bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, aynı Yasanın 231/6. madde ve fıkrasında gösterilen objektif ve sübjektif koşullar değerlendirilmeksizin, dosya içeriğine uymayan biçimde yalnızca müdahil kurumun zararının giderilmediği gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.