Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/16707 E. 2015/26604 K. 03.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/16707
KARAR NO : 2015/26604
KARAR TARİHİ : 03.06.2015

Tebliğname No : 11 – 2013/63212
MAHKEMESİ : Ordu Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2012
NUMARASI : 2010/149 (E) ve 2012/244 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezaların türü ve süresine göre koşulları bulunmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 318. maddesi uyarınca reddine oybirliğiyle karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
1- İcra Müdürü olan sanık E.. D..’in Ordu 1. İcra Müdürlüğünün 2008/3131, 2008/3160, 2008/3163, 2008/4410, 2008/4504, 2008/5276 esas sayılı dosyalarında 06/07/2009 tarihinde, 2009/612 talimat sayılı dosyasında 11/06/2009 tarihinde, icra müdür
yardımcısı olan sanık Ş.. İ..’ın Ordu 1. İcra Müdürlüğünün 2009/620, 2009/622, 2009/623, 2009/624 talimat sayılı dosyalarında 27/06/2009 tarihinde yapılan haciz işlemlerine kendileri katılmadıkları, icra müdürlüğünde zabıt katibi olan M.. K..’un katıldığı halde tutanakları tanzim eden asıl görevli M.. K..’un adını daksil ile kapatarak kendi kaşe ve imzalarını kullanarak kendileri haciz işlemini yapmış gibi yol tazminatından yararlanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; sanıkların hacizlere görevli memur olarak bizzat katıldıklarını savunarak, yüklenen suçu kabul etmemeleri, 22.03.2012 tarihli kriminal ekspertiz raporunda, sanık E.. D..’in icra etmiş göründüğü 2008/3131, 2008/3160, 2008/3163, 2008/4410, 2008/4504, 2008/5276 esas sayılı icra dosyalarındaki 06/07/2009 tarihli haciz tutanaklarında, sanığın kaşe ve imzası altında, beyaz kapama mürekkebi (daksil) ile kapatılmış “M.. K.. 116758” matbu yazılarının bulunduğu ancak kalem ile tersim edilmiş herhangi bir imzaya rastlanmadığı, sanık E.. D..’in icra etmiş göründüğü 2009/612 talimat sayılı icra dosyasındaki 11/06/2009 tarihli, sanık Ş.. İ..’ın icra etmiş göründüğü 2009/620, 2009/622, 2009/623, 2009/624 talimat sayılı icra dosyalarındaki 27/06/2009 tarihli haciz tutanaklarında ise beyaz kapama mürekkebi ile kapatılmış herhangi bir ibareye rastlanmadığının belirtilmiş olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, suça konu haciz tutanaklarının bir kısmında imzaları bulunan ve ifadeleri tespit edilmemiş olan, M.. K.., O.. Y.., A.. M.., H.. Ö.. ile 2009/623 talimat sayılı icra dosyasındaki 27.06.2009 tarihli haciz tutanağında imzası bulunmamakla birlikte tutanak içeriğinde hazır olduğu belirtilen K.. M..’in celbedilip sanıklar ve tanık M.. K.. ile yüzleştirilmek suretiyle haciz işlemine görevli olarak kimin katıldığı hususunda beyanlarının tespit edilmesi, suça konu tutanaklar altında imzası bulunan ve dinlenen diğer tanık anlatımlarıyla çelişkili beyanlarda bulunmaları halinde yine yüzleştirilmek suretiyle çelişkinin giderilmeye çalışılmasını müteakip elde edilen tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2- 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesine göre “Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi” durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, sanık Ş.. İ..’ın M.. K..’un icra ettiği -4- adet icra dosyasındaki 27/06/2009 tarihinde yapılan haciz işlemine ilişkin tutanakları bilahare kendisi icra etmiş gibi görevli sıfatıyla imzaladığının iddia ve kabul olunmasına göre, belgelerdeki sahteciliğin farklı zamanlarda yapıldığına ilişkin kesin delil bulunmadığından, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerektiği ve birden çok sahte belgenin düzenlenmesi olgusunun 5237 sayılı TCK’nun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde, sahtecilik suçunun zincirleme şekilde işlendiğinin kabulü ile temel cezanın TCK’nun 43. maddesi uyarınca artırılması suretiyle fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
03.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.