Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/14873 E. 2015/30406 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14873
KARAR NO : 2015/30406
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/406652
MAHKEMESİ : Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/06/2011
NUMARASI : 2008/1347 (E) ve 2011/374 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1-Sanığın aşamalarda katılanı tanımadığı, hiçbir ticari ilişkisinin olmadığını savunmasına, 31.01.2007 ve 03.06.2009 tarihli bilirkişi raporlarında suça konu belgedeki borçlu imzasının sanığa ait olmadığının belirtilmesine karşın, suça konu belgenin vade tarihinden yaklaşık iki yıl sonra şikayet dilekçesi sunan katılanın sanığın kendisinden … Belediyesinin ihalesine girmek için aldığı borç karşılığında suça konu senedi … Otelinde yanında imzalayarak verdiğini beyan etmesi ancak parayı verdiğine dair delil sunamaması, tanıklar Y.. G.. ve M.. Ç..’ın senedin sanık tarafından huzurlarında imzalandığını belirtmeleri, … Otelden gelen yazı cevabına göre sanığın 18.12.2005 ile 19.12.2005 tarihleri arasında bir gün otellerinde konakladığının, … Belediyesinden gönderilen yazı cevabında ise sanığın yetkilisi olduğu şirket ile 19.12.2005 tarihindeki ihaleye katıldığının bildirilmesi, katılan tarafından dosyaya sunulan 08.03.2011 tarihli bilirkişi raporuna göre senetteki imzanın sanığın eşi olan G.. G..’in imzasının taklit edilmesi suretiyle atıldığının bildirilmesi ve Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesince aldırılan raporu düzenleyen bilirkişinin kimya mühendisi olduğunu beyan etmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanığın, eşi G.. G..’in, katılanın ve katılanın oğlu tanık M.. Ç..’ın farklı yerlerden temin edilecek imza örnekleri ile raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilerek yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması, sanık ile katılanın birbirlerini tanıyıp tanımadıkları ve ticari ilişkilerinin olup olmadığının açıklığa kavuşturulması için kolluk araştırması ve tarafların ticari defterlerinde inceleme yaptırılmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit edilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2- Sahtecilik suçundan mahkumiyetin kanuni sonucu olan hak yoksunluklarının uygulanmaması,
3- Dolandırıcılık suçundan ceza tayini sırasında hapis cezası alt sınırdan tayin edilirken ayrıca gerekçe gösterilmeden para cezasına esas alınan tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi,
4- Dolandırıcılık suçundan hak yoksunluğuna karar verilirken 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri açısından koşullu
salıverilmeye, 1. Fıkrada yer alan diğer hak yoksunluklarının ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 02.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.