Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/14703 E. 2015/29052 K. 01.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14703
KARAR NO : 2015/29052
KARAR TARİHİ : 01.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/76569
MAHKEMESİ : Mersin 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2011
NUMARASI : 2011/565 (E) ve 2011/1169 (K)
SUÇ : Özel belgede sahtecilik

Suça konu belgelerin akıbeti hakkında mahallinde karar verilmesi olanaklı görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1-5237 sayılı TCK.nun 43. maddesinin uygulanabilmesi için “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” gerektiği, aksi halde suçun, aynı anda bir kişiye karşı birden fazla işlenmesi halinde zincirleme suçun da gerçekleşmeyeceği cihetle; 4 adet abone sözleşmesinin aslı ya da onaylı suretlerinin dosyaya intikali sağlandıktan sonra sözleşmelerin aynı tarihte mi yoksa farklı tarihlerde mi tanzim edilip kullanıma açılıp açılmadığı tespit edilerek aynı tarihte tanzim edilip kullanıma açıldığının tespiti halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanmayacağının gözetilmemesi, Yasaya aykırı,
2- Kabule göre de;
Hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz” ve 5. fıkrasındaki “Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz” hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.