Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/13553 E. 2015/29290 K. 07.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13553
KARAR NO : 2015/29290
KARAR TARİHİ : 07.10.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/274132
MAHKEMESİ : Kadınhanı Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2011
NUMARASI : 2011/33 (E) ve 2011/182 (K)
SUÇ : Başkalarına ait banka kartının izinsiz kullanılması,

Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 58. maddesinin uygulanmamasındaki isabetsizlik karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1- TCK.nun 245/1. maddesinde “başkasına ait bir banka veya kredi kartını her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” hükmüne yer verilerek, suça konu kartın ele geçiriliş biçiminin önemi olmadığına, ancak kart sahibi veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın kullanılması gerektiğine işaret olunmuştur. Bunun için rızanın sakatlanmamış olması gerektiği ve ayrıca belli bir miktar para çekilmek ya da belirli bir alışveriş yapılmak üzere sahibinin rızası ile oluşacağı noktasında şüphe yoktur. Fakat kartın sahibinin rızası ve izin verilen limitler dahilinde kullanılması halinde anılan madde kapsamında kartın kötüye kullanıldığından bahsetmek mümkün değildir.
Somut olayda sanığın, emekli maaşını çekmesi için yardım isteyen katılanın bankamatik kartını alarak şifresini öğrendikten ve para çekmek için işlemler yaptıktan sonra “makine arızalı” diyerek bankamatik kartını katılana iade edip ATM cihazının verdiği 450 TL’yi göstermeden almaktan ibaret eyleminde; kartın sahibinin önceden var olan rızası ve izin verilen limitler dahilinde kullanılması nedeniyle kartın kötüye kullanıldığından söz edilemeyeceği başka bir ifadeyle suçun menfi unsurlarından olan “rızaya aykırılık” koşulu gerçekleşmediğinden 245/1. madde ve fıkrasında tanımlanan banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçunun oluşmayacağı, ancak menkul mal niteliğinde olan katılana ait paranın zilyedinin rızası dışında alınması nedeniyle eylemin katılanın icra hareketlerinin sonuna kadar sanığın yanından ayrılmadığı cihetle hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan mahkumiyetine hükmedilmesi,
2- Kabule göre
5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye
kadar uygulanabileceği gözetilmemesi
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden
kazanılmış hakkın saklı tutulmasına 07.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.