Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/12721 E. 2015/26603 K. 03.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12721
KARAR NO : 2015/26603
KARAR TARİHİ : 03.06.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/388330
MAHKEMESİ : Balıkesir 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/09/2011
NUMARASI : 2011/21 (E) ve 2011/372 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1- Sahte araç muayenesi yaptığı iddia ve kabul olunan sanığın, istikrarlı bir şekilde suçlamaları reddetmesi, hakkında beraat hükmü kurulan K.. D..’na araç ve ruhsatı birlikte verdiğini ve muayene işlemini K.. D..’nun yaptırdığını, sahtecilikten haberdar olmadığını savunması, hakkında aynı dosyada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen araç maliki İ.. Ü..’in muayene işlemlerini yaptırmak üzere evraklarıyla birlikte aracı da sanığa teslim ettiğini beyan etmesi, tanık S.. K..’ın savunmayı doğrular nitelikte
beyanlarda bulunması karşısında;gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi amacıyla, K.. D.. ve sanık hakkında aynı nitelikteki eylemlere ilişkin sair soruşturma akıbetleri araştırılıp, sahte muayene işleminde yer alan yazı ve imzaların sanıklara ait olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken,eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
Dosya içeriğinden, sanık hakkında, benzer nitelikteki fiilleri nedeniyle Bigadiç Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/170-213 ve 2011/55-124 E/K sayılı dosyalarında mahkumiyetine karar verildiği ve derdest kamu davaları bulunduğu anlaşılmakla; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 22.04.2014 gün, 2013/11-397 E., 2014/202 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK.nun “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçunun hukuki konusunun kamu güveni olması, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği de gözetilerek açıklanan ilkeler doğrultusunda sanığın fiillerinin her biri yenilenen kastla işlenmiş ayrı suçları mı, yoksa bir suç işleme kararının yerine getirilmesi amacıyla kanunun aynı hükmünü değişik zamanlarda birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, belirtilen dosyalar ile benzer eylemler nedeniyle açılmış başka davaların akıbeti araştırılıp mümkünse mevcut dava ile birleştirilmesi, aksi halde özetlerinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren onaylı örneklerinin dosyaya intikal ettirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.06.2015
gününde oybirliğiyle karar verildi.