Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2013/10879 E. 2015/26552 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10879
KARAR NO : 2015/26552
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

Tebliğname No : 11 – 2011/312669
MAHKEMESİ : Adana 9. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 31/05/2011
NUMARASI : 2010/250 (E) ve 2011/466 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Gerekçeli kararda yanlış gösterilen suç tarihinin suça konu çekin bankaya ibraz edilerek kullanıldığı 24.02.2009 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
I. Sanık M.. T.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebi bakımından yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanığın adli sicil kaydında yer alan Adana 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/33 esas ve 2009/159 karar sayılı ilamıyla verilmiş 6.000,00 TL adli para cezasının 18.03.2009 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle, önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm
kesinleştikten sonra, yeni bir suçun işlenmesi halinde maddede yazılı diğer şartlarında bulunması durumunda tekerrür hükümlerinin uygulanabileceği cihetle; suç tarihi 24.02.2009 olan eylemde, 5237 sayılı Yasanın 58/1. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığının gözetilmemesi,
b) Hükmolunan hapis cezasının yasal sonucu olarak 5237 sayılı Yasanın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkranın diğer bentlerinde yazılı haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden (e) ve (c) bentlerinde yer alan hak yosunluklarının uygulanmasına karar verilmemesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu
hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmı çıkartılarak; 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine, “53. maddenin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkranın diğer bentlerinde yazılı haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” denilmek sureti ile eleştiri dışında sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II. Sanıklar C.. T.. ve H.. A.. hakkında kurulan beraat hükümlerine yönelik incelemede;
Sanıklar müdafiinin temyizinin, vekalet ücretine hükmedilmemesine yönelik olduğu görülerek buna hasren yapılan incelemede,
1136 sayılı Kanun’un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fikrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin
gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu
husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasına “sanıklar C.. T.. ve H.. A.. kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.100,00 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanıklara ayrı ayrı verilmesine” ibaresi eklenmek suretiyle hükümlerin istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.