Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2012/30411 E. 2014/22503 K. 29.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/30411
KARAR NO : 2014/22503
KARAR TARİHİ : 29.12.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/290265
MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/09/2010
NUMARASI : 2010/3 (E) ve 2010/659 (K)
SUÇ : Sahte fatura düzenlemek

Müşteki hazine vekilinin, Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğünün 25.10.2010 tarih ve 35810 sayılı oluruna istinaden temyizden vazgeçtiği anlaşılmakla, sanığın temyizine hasren yapılan incelemede:
1- Sanık hakkında, Dairemizin 2014/3572 Esasına kayıtlı Ankara 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/58 Esas sayılı dosyasında sanıklar T. S.., L. K.. ve H. K..’ın işlemiş oldukları sahte fatura düzenlemek suçuna iştirak ettiğinin iddia ve kabul olunması, sanığın savunmasında suçlamayı kabul etmeyerek Kader R… isimli şirketi 2004 yılında kurduğunu, 2005 yılında da kapattığını, iş yerini terk sırasında faturaları kaybettiğini, gazeteye ilan verdiğini, adı geçen şahısları tanımadığını ve faturaların bu şahısların eline nasıl geçtiğini bilmediğini ifade etmesi, sanığın yetkilisi olduğu şirkete ait bir kısım faturaların T.S.. hakkında yürütülen soruşturma kapsamında bu şahsın iş yerinde yapılan aramada ele geçirilmesi ve sanığın temyiz dilekçesi içeriğinde anılan şirketi H. D..’in iş teklifi üzerine kurduğunu, ihalelere girmesi için bu kişiye vekaletname verdiğini, birkaç kez iş yerine uğradığını, işyerinde hoşuna gitmeyen kişilerle karşılaştığını bu sebeple H. D..’e iş yerini kapatmak istediğini söylediğini, onun da kabul ettiğini, vekaletnameye istinaden kapatma işlemlerini yapmasını söylediğini, faturaları Hayri’nin kestiğini, kendisinin olaylardan haberi olmadığını, sahte fatura düzenlemediğini ifade etmesi, belirtildiği şekilde 04.11.2004 tarihinde tesis ettirilen mükellefiyetin 31.05.2005 tarihinde terkin edilmesi ve sanığın eylemlerine iştirak ettiği belirtilen T. S.., L. K.. ve H. K.. hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan açılan dava dosyasının incelenmesinde ise, adı geçenlerin adlarına sahte fatura düzenledikleri şirketler arasında sanığın yetkilisi olduğu K.. Reklam isimli şirketin bulunmadığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve sanığın sahte fatura düzenlemek fiiline iştirak edip etmediğinin açıkça tespit edilebilmesi için, adı geçen H.D..isimli şahıs ile sanığın eylemlerine iştirak ettiği belirtilen T.S.., L. K.. ve H. K..’ın celbi sağlanıp tanık sıfatıyla beyanlarının alınması ve bu kapsamda sözkonusu faturaları kullanan kişiler dinlenerek suça konu faturaları kimden ve hangi hukuki ilişki karşılığında aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, gerektiğinde sahte olduğu belirlenen faturalar temin edilerek üzerinde yazı ve imza incelemesi yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
Sanık hakkında, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.