Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2012/30068 E. 2014/16700 K. 16.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/30068
KARAR NO : 2014/16700
KARAR TARİHİ : 16.10.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/188976
MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17/02/2010
NUMARASI : 2009/97 (E) ve 2010/38 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Suça konu bononun yazı kısımlarının tanık A.. K.. tarafından tamamlandıktan ve sanık Mehmet’in, beraat eden ve temyize konu olmayan diğer sanık H.. G..’tan birisinin bonoyu imzaladıktan sonra borca karşılık katılana verdiklerinin, katılanın icra takibi sonrasında sanık M.. G..’ın imzaya itiraz etmesi sonrası icra takibinin sonuçsuz kaldığının iddia olunması, sanığın, katılan ile herhangi bir borç ilişkisi bulunmadığını, suça konu bonoyu katılana vermediğini savunması, katılanın, bono düzenlenirken kendisi ve sanıklar dışında A.. K..’ın bulunduğunu beyan etmesi, tanık olarak dinlenen A.. K.. ise soruşturma aşamasındaki beyanında katılan ile birlikte gelenler arasında tam olarak hatırlamamakla birlikte sanığın da büroda olduğunu, imzanın kim tarafından atıldığını hatırlamadığını belirtmesi, kovuşturma aşamasında ise “ ..Fakat hatırladığım kadarıyla müşteki ile birlikte birkaç kişi büroma gelmişti. Gelen kişilerin sanıklar olup olmadığını da şu anda hatırlamıyorum fakat suça konu olan ve C. Savcılığında bana gösterilen senetteki yazı bana aittir. Senedi tanzimden sonra kimin imzaladığını hatırlamıyorum. Ayrıca ben suça konu olayla ilgili olarak taraflar arasında senet düzenlediğimi de hatırlamıyordum. C. Savcılığında senet bana gösterildikten sonra senetteki yazımda tanıdım ve hatırlayabildiğim kadarıyla ifade verdim. Taraflar arasında bir tane mi, birden fazla mı senet düzenlediğimi de hatırlamıyorum. Çünkü meslek icabı birçok vatandaşla muhatap oluyoruz ve bir çok hukuki ilişkiye tanık oluyoruz” şeklinde ifade vermesi, yani olayın tek görgü tanığı gösterilen A.L A.’ın açıklamalarının, imzaların sanık tarafından atıldığına ya da bononun sanık ile katılan arasındaki hukuki ilişkiye istinaden yapıldığına dair kesin ve şüpheden uzak bir delil içermemesi, alınan raporlarda da bono üzerindeki imzaların sanığın el ürünü olmadığının belirtilmesi karşısında; sanığın bonoyu sahte olarak tanzim edip/etttirip katılana verdiğine ilişkin somut delillerin nelerden ibaret olduğu, karar yerinde açıklanıp gösterilmeden eksik soruşturma ile yazılı şekilde sanığın mahkumiyete hükmolunması,
2-Kabule göre de;
Sanığın alacağını tahsil amacıyla sahtecilik suçunu işlediğinin iddia olunmadığı gibi bu yönde de bir savunma bulunmaması karşısında, şartları oluşmadığı halde TCK’nun 211. maddesinin uygulanması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.