YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/29231
KARAR NO : 2014/16001
KARAR TARİHİ : 30.09.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/182158
MAHKEMESİ : Ankara (Kapatılan) 3. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/03/2010
NUMARASI : 2008/1719 (E) ve 2010/448 (K)
SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan

1- Sanığın, olay günü işlediği iddia olunan hırsızlık suçundan dolayı yakalandığında, görevli polis memurlarına kendisini, kardeşi olan A.. A.. olarak tanıtıp bu kimlik bilgileri ile soruşturmaya başlanıldığının iddia olunması karşısında, beyan ettiği kimlik bilgileri gerçek bir kişiye ait olduğundan eyleminin TCK.nun 268/1. maddesi delaletiyle aynı Yasanın 267. maddesi kapsamında düzenlenen iftira suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli asliye ceza mahkemesine ait olduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 10.06.2008 gün ve 148/169 sayılı kararında da açıklandığı üzere, farklı yer cezaevinde başka suçtan hükümlü bulunan ve duruşmadan vareste tutulma talebi bulunmayan sanığın duruşmada hazır bulundurulması suretiyle sorgusunun yapılması gerektiği gözetilmeden, 5271 sayılı CMK’nun 193 ve 196. maddelerine aykırı olarak istinabe yoluyla alınan sorguyla yetinilerek yokluğunda yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 30.09.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.