YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/27537
KARAR NO : 2014/9967
KARAR TARİHİ : 22.05.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/151896
MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/03/2010
NUMARASI : 2009/1477 (E) ve 2010/157 (K)
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1- 23.11.2009 günlü iddianameyle, vergi mükellefi olan sanıktan vergi incelemesine esas olmak üzere, 2004 takvim yılındaki defter ve belgelerini ibraz etmesi için 03.09.2009 tarihinde, 2005 takvim yılındaki defter ve belgelerini ise ibraz etmesi için ise 09.09.2009 tarihinde yapılan tebligatlara rağmen yasal süre içerisinde defter ve belgeleri ibraz etmeyerek 213 sayılı Kanunun 359/a-2. maddesine iki kez muhalefet suçunu işlediği iddiasıyla kamu davasının açıldığı, aynı vergi mükellefiyetiyle ilgili farklı takvim yıllarına ilişkin defter ve belgelerin farklı zamanlarda incelenmek üzere ibrazının istenmesi durumunda defter ve belgelerin ibraz edilmemesinin ayrı suçları oluşturacağı gözetilip her eylem için ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken tek ceza tayini,
2- 213 sayılı VUK’nun 359. maddesinin (a) fıkrasındaki cezanın alt sınırının, 08/02/2008 tarih ve 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 23/01/2008 tarih ve 5728 sayılı Kanunun 276. maddesi ile altı ay’dan bir yıl’a, 16/06/2009 tarih ve 5904 sayılı Kanunun 23. maddesiyle yapılan değişiklikle de 18 ay’a yükseltilmiş olması karşısında, suç tarihi itibariyle anılan maddede öngörülen hapis cezasının asgari haddinin “18 ay” olduğu gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılarak eksik ceza tayini,
3- 5237 sayılı TCK’nun 51. maddesi gereğince hapis cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresinin belirlenmemesi,
4- Sanık hakkında düzenlenen vergi suçu raporunda somut bir zarara yer verilmediği, ancak belgelerin incelemeye ibraz edilmemesinden dolayı, özel usulsüzlük cezasına hükmedildiği, bir başka ifade ile tarh edilen bu vergi cezasının eylemden doğan zarar niteliğinde bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın vaki eylemi nedeniyle CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanamadığı gözetilmeden, zararın giderilmediğinden bahisle diğer koşullar değerlendirilmeksizin yazılı şekilde CMK’nun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 22.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.