Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2012/26202 E. 2014/9255 K. 13.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/26202
KARAR NO : 2014/9255
KARAR TARİHİ : 13.05.2014

Tebliğname No : 11 – 2010/147717
MAHKEMESİ : Adana 8. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 01/10/2009
NUMARASI : 2008/873 (E) ve 2009/824 (K)
SUÇ : Sahte fatura düzenlemek

Sanığın, 01.10.2009 günlü oturumda yüzüne karşı tefhim olunan hükmü, 06.10.2009 tarihli dilekçe ile süresinde temyiz ettiği görülerek yapılan incelemede;
1-) Her takvim yılında işlenen “sahte fatura düzenlemek”eylemlerinin birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturacağı dikkate alındığında; CMK.nun 225.maddesine göre hükmün konusu iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, 23.09.2008 gün, 17437-10236 sayılı iddianameyle sanık hakkında 2007 yılında S.A. adına düzenlediği 4 adet sahte fatura nedeniyle dava açıldığı, suç tarihinin de 09.08.2007 olarak gösterildiği, iddianamenin deliller bölümünde gösterilen ve davanın dayanağını oluşturan 01.08.2008 gün, VDENR- 2008-2101/57 sayılı Vergi Suçu Raporu ekleri arasında yer alan 2101/49 sayılı Vergi Tekniği Raporunda, 11.06.2007 – 31.05.2008 tarihleri arasında vergi mükellefi olan sanığın, gerçekte hiçbir ticari faaliyeti olmadığı halde sahte faturalar düzenlediği tespit ve iddia olunduğu halde, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen Vergi Suçu Raporunun sadece “2008 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” fiili ile ilgili olarak düzenlendiği, A.. B..nca bu rapora dayanılarak verilen “mütalaanın” 2008 takvim yılına ilişkin olduğu, 2007 takvim yılından düzenlenen ve iddianameye konu edilen faturalara ilişkin Vergi Suçu Raporu ve dava şartı olan “mütalaa”nın bulunmadığı gözetilerek, 2007 takvim yılındaki eylemler nedeniyle mütalaa verilip verilmediğinin katılan idareden sorulması, gerekirse CMK.nun 223/8. maddesi gereğince durma kararı verilerek, usuli eksikliğin tamamlanıp, 01.08.2008 gün, VDENR- 2008-2101/57 sayılı Vergi Suçu Raporuna dayanılarak, 2008 yılında sahte fatura düzenlemek suçundan, bu davadan başka dava açılıp açılmadığının araştırılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
2-)Kabule göre de;
Kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine vekalet ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan vekili ile sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 13.05.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.