Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2012/25521 E. 2014/12331 K. 23.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/25521
KARAR NO : 2014/12331
KARAR TARİHİ : 23.06.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/201357
MAHKEMESİ : Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/03/2011
NUMARASI : 2010/385 (E) ve 2011/240 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- 5237 sayılı TCK’nun 204. maddesinin 3. fıkrasındaki hükmün ancak “resmi belgenin kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge” niteliğinde olması halinde uygulanabileceği ve kural olarak mahkeme ilamları bu kapsamda ise de somut olayda sanığın özel belge niteliğinde olan suça konu dilekçelere katılan adına imza atıp onun yerine dava açması ve açılan davaların takip edilmemesi nedeniyle suç tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 409. maddesi gereğince mahkemece davaların açılmamış sayılmalarına ilişkin verdiği kararların hukuken sonuç doğurabilecek ilam niteliğinde olmadığı cihetle anılan Yasanın 204/3. maddesinde belirtilen belgelerden olmadığı, sanığın eylemlerinin ayrı ayrı özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesi gereğince 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 23.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.