Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2012/22653 E. 2014/2118 K. 10.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/22653
KARAR NO : 2014/2118
KARAR TARİHİ : 10.02.2014

Tebliğname No : 11 – 2011/91320
MAHKEMESİ : Kocaeli 1. Ağır ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/11/2010
NUMARASI : 2010/166 (E) ve 2010/426 (K)
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, dolandırıcılık

1-Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğünün son soruşturma açılmamasına (Men’i muhakemesine) dair verilen kararının katılan kurumun itirazı üzerine, Danıştay 1. Dairesince yapılan inceleme sonucu 24/10/2008 tarih ve 2008/749-1067 E.K sayılı kararı ile sağlık yardımından yararlanan ve özel diyaliz merkezlerince takipleri yapılan hastaları görmeden bu kişiler adına kronik böbrek yetmezliği hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçları içeren reçeteleri düzenlemek suretiyle üzerlerine atılı eylemleri gerçekleştirdiklerinden bahisle yetkili kurulun men’i muhakeme kararının bozularak adı geçen sanıkların eylemlerine uyan TCK.nun 257. maddesi uyarınca yargılanmalarına dair karara dayanılarak açılan davada, sanıkların suçlamaları kabul etmeyerek tanısı önceden bilinen hemodiyaliz ve kronik böbrek yetmezliği hastalarına önceden düzenlenmiş tedavi planları ve ilaç dozları doğrultusunda hastaların sağlık kurulu raporlarında belirtilen şekilde reçeteli ilaç yazdıklarını, bu hastaların yakınlarının sağlık kurulu raporlarına dayanarak her hangi bir yerde ilaçları yazdırabileceklerini, suçsuz olduklarını savunmaları, Bağ-Kur Teftiş Kurulu Başkanlığının 11.01.2007 tarih ve 01 sayılı raporunda sanık A.. B..’ın C. Y., C. C., M. Y. ve M. G.’e, sanık A.. M..’nun ise E. A. ve M. Y. adına sahte reçeteleri düzenlediklerinin belirtilmesi, müfettişce ifadesi alınan hasta yakınlarının hastaneye gitmediklerini ancak yakınlarının tedavilerinin N. ve G. Diyaliz Merkezlerinde tedavilerinin yapıldığını, D. Eczanesinden söz konusu ilaçları kendilerinin almadığını, ilaçları diyaliz merkezlerinin temin ettiğini beyan etmeleri, suça konu reçetelerle ilgili olarak D. Eczanesi sahibi F. N. D. hakkında aynı mahkemenin 2007/214 Esas 2009/15 Karar sayılı dosyasında 18.06.2007 günlü iddianame ile sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından kamu davasının açılması ve bu sanık hakkında sahtecilik suçundan verilen 05.02.2009 tarihli beraat kararının temyiz incelemesi sonucu onanması karşısında, anılan dosyanın getirtilip incelenmesi özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikalinin sağlanması, N. ve G. D. Merkezi yetkilileri hakkında açılmış bir kamu davasının bulunup bulunmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde bu dava ile birleştirilmesi, mümkün olmaması halinde bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikalinin sağlanması, adlarına suça konu reçeteler düzenlendiği iddia olunan hastalar ile reçete arkasında imzaları bulunan yakınları ile N. ve G. Diyaliz Merkezi yetkilileri çağrılarak tanık sıfatıyla dinlenmeleri, suça konu reçetelerin düzenlendiği sağlık kuruluşlarından suç tarihlerindeki poliklinik defterleri getirtilip incelenerek, reçetelerde adı geçen hastaların kayıtlı olup olmadıkları, muayene edilip edilmedikleri, uygulanan tedavilerin reçetelerde belirtilen teşhislerle ve teşhis ile yazılan ilaçların cins ve miktar açısından uyumlu olup olmadığı, tahlil ve tetkiki zorunlu bulunan hastalıklarla ilgili olarak bu kayıtların da getirtilmesi, şahısların belirtilen hastalıklarının bulunup bulunmadığının araştırılmasından sonra bu konuda uzmanlardan oluşan bilirkişi heyetinden görüş alınması, sahteliği iddia edilen suça konu reçetelerin getirtilerek mahkemece incelenmesi, sanıkların ve yukarıda belirtilen mahkeme dosyasındaki sanıkların yazı, rakam ve imza örnekleri alınıp, birlikte incelenerek sahteliği konusunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 24.03.1998 gün, 50/105, 01.06.1999 gün, 137/146, 10.10.2000 gün, 175/193, 23.10.2001 gün, 226/227 ve 30.05.2006 gün 173/145 sayılı kararlarında ve benzer nitelikteki içtihatlarında açıklandığı üzere; 5271 sayılı CMK’nun 225. (1412 sayılı CMUK’nun 257 ve 150) maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, bir olayın açıklanması sırasında başka bir fiilden bahsedilmesi o konuda da dava açıldığı anlamına gelmeyeceği, iddianame yerine geçen Danıştay 1. Dairesinin 24/10/2008 tarih ve 2008/749-1067 E.K sayılı kararı ile “Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesinde görevli sanıkların sağlık yardımından yararlanan hastaları görmeden bu kişiler adına kronik böbrek yetmezliği hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçları içeren reçeteleri düzenlemek suretiyle üzerlerine atılı eylemi gerçekleştirdiklerinden bahisle yetkili kurulun men’i muhakeme kararını bozarak adı geçen sanıkların eylemlerine uyan TCK.nun 257. maddesi uyarınca görevi kötüye kullanmak suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı ve tavsifi yapılan bu suçla bağlı kalınarak yargılamaya devamla karar verilmesi gerektiği, sevk ve tavsife göre, “nitelikli dolandırıcılık” suçundan açılmış dava bulunmadığı, ayrıca her iki suçun da birbirlerinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu gözetilmeden, asliye ceza mahkemesinin Danıştay 1. Dairesinin 24/10/2008 tarih ve 2008/749-1067 E.K sayılı kararındaki anlatım dışına çıkmak suretiyle verdiği görevsizlik kararına dayanılarak yazılı şekilde sanıklar hakkında “nitelikli dolandırıcılık” suçundan da hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA,10.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.