Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2012/20083 E. 2014/1138 K. 21.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/20083
KARAR NO : 2014/1138
KARAR TARİHİ : 21.01.2014

Tebliğname No : 11 – 2012/7529
MAHKEMESİ : Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07/10/2010
NUMARASI : 2007/508 (E) ve 2010/721 (K)
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalafet

Sanığa yüklenen suçtan kamu davasına katılma hakkı bulunan ve duruşmada sanıkların cezalandırılmasını talep eden şikayetçi vekiline kurumu adına davaya katılmayı isteyip istemediği sorulmamış ise de; şikayetçi vekilinin duruşmalara gelip giderek davayı takip etmesi ve sanıkların cezalandırılmasını talep ederek hükmü temyiz etmesi hususları dikkate alındığında davayı takip etme ve katılma arzusunda olduğu değerlendirilmekle, katılan sıfatını alabilecek olan şikayetçi vekilinin 5271 sayılı CMK.nun 260/1. maddesi gereğince yasa yoluna başvurma hakkı bulunduğu kabul edilip aynı Yasanın 237/2. maddesi uyarınca kurumun davaya katılan olarak katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
1- İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının 15.12.2006 tarihli mütalaasının sanık C.. V.. hakkında düzenlendiği, sanıklar D.. D.., S.. K.., R.. T.. ve O.. A.. hakkında verilmiş bir mütalaa bulunmadığı görülmekle, 213 sayılı VUK’nun 367. maddesi gereğince sanıklar D.. D.., S.. K.., R.. T.. ve O.. A.. hakkında ‘sahte fatura düzenlemek’ suçundan dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği Vergi Dairesi Başkanlığından sorularak, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde beraatlerine hükmolunması,
2- Sanık C.. V.. hakkında, yetkilisi olduğu şirket adına 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan cezalandırılması talebiyle açılan davada, sanığın aşamalardaki beyanında nüfus cüzdanını kaybettiğini, bunu eline geçiren kişilerin kullanmış olabileceğini, anılan şirketle ilgisi bulunmadığını, sahte fatura/belge düzenlemediğini belirtmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi amacıyla; 29.11.2005 tarihli sanığa hisse devrini içeren ortaklar kurulu kararında hisse devreden olarak görünen S.. K..’nın sanıkla yüzleştirilerek hisse devrini yaptığını söylediği kişinin sanık C.. V.. olup olmadığının sorulması, ortaklar kurulu kararında geçen Bakırköy 31. Noterliğinin 31.08.2005 tarih ve 18621 sayılı hisse devri sözleşmesinin aslı ve sanık tarafından şirket faaliyetleriyle ilgili beyanname, fatura, şirkete ait bir belge düzenleyip düzenlemediği, müdür veya ortak sıfatıyla şirketten bir maaş yada pay alıp almadığı araştırılıp bu konuda fatura verilen kişiler tespit edilip tanık sıfatıyla dinlenerek faturaları hangi şahıstan aldıkları ticari ilişkiyi kiminle gerçekleştirdikleri hususunda bilgilerinin sorulması ve gerekli görüldüğü takdirde faturalardaki el yazısı ve imzaların sanığa ait olup olmadığının bilirkişi aracılığıyla saptanmasından sonra toplanan delillere göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 21.01.20l4 gününde oybirliğiyle karar verildi.