YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/19600
KARAR NO : 2014/5589
KARAR TARİHİ : 25.03.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/67839
MAHKEMESİ : Sincan 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/10/2009
NUMARASI : 2009/148 (E) ve 2009/730 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
Suça konu bono fotokopilerinin dosya kapsamında bulunup yasal unsurlarının tamam olması nedeniyle bonoların dosyada bulundurulmadığına ve aldatma kabiliyetinin araştırılması gerektiğine, yine sanığın savunmalarında şikayetçi L.. A.. tarafından düzenlenmiş görünen bonoları kendisinin imzaladığını ikrar etmesi karşısında bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği yönündeki tebliğnamedeki bozma görüşlerine iştirak edilmemiştir.
1- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30.03.1992 gün ve 80-98 sayılı ve 19.04.2005 gün ve 221-38 sayılı kararlarında ayrıntılı biçimde açıklandığı üzere, belgede sahtecilik suçlarında mağdurun rızası hukuka uygunluk nedeni sayılmaz ise de failde belgede sahtekârlıkta bulunmak kastına etki yapabileceği cihetle, sanığın savunmasında, ortağı olan şikayetçi L.. A..’le birlikte suça konu bonoları düzenlediklerini söylemesi, tanık M.. Ç..’in yargılama aşamasındaki beyanında, bonoları sanık veya L.’ ten hangisinin getirdiğini hatırlamadığını, borç karşılığı bu bonoların kendisine verildiğini bildirmesi, şikayetçi adına başlatılan icra takibine itiraz edilmemesi de gözetildiğinde, suça konu bonoların şikayetçinin rızası dahilinde verilip verilmediğinin tespiti bakımından, şikayetçi L.. A.. duruşmaya çağrılarak dinlenilmesi ve toplanan delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi yerine eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nun 43. maddesinde “değişik zamanlarda” denildiğinden, aynı kişiye karşı aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, sanığın, değişik tarihlerde düzenlendiğine dair delil bulunmayan suça konu bonoları, aynı anda vermekten ibaret eyleminde, 5237 sayılı TCK’nun 43. maddesi kapsamında zincirleme suç koşullarının oluşmadığı, ancak suça konu belge sayısı dikkate alınarak temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 14/2 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sonuç ceza itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 25.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.