YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/16292
KARAR NO : 2014/1132
KARAR TARİHİ : 21.01.2014
Tebliğname No : 4 – 2010/247476
MAHKEMESİ : Boyabat Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29/04/2010
NUMARASI : 2010/47 (E) ve 2010/126 (K)
SUÇ : Mühür bozma
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 58. maddesinin uygulanmamasındaki isabetsizlik aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- UYAP ortamında yapılan araştırma sonucunda, sanık hakkında 24.07.2009 tarihli mühür bozma suçundan dolayı mahkumiyet hükmünü içeren Boyabat Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/1 Esas sayılı dosyasının bulunduğu, anılan dosyadaki tutanağın ilişkin olduğu adresin ve iddianamenin düzenlenme tarihinin tespit edilememiş olması, temyiz incelemesine konu dosyada ise 03.11.2009 tarihli mühür bozma suçundan dolayı 02.02.2010 tarihli iddianameyle dava açılmış olduğunun anlaşılması karşısında; tutanakların aynı adrese ilişkin düzenlenmiş olması halinde, farklı tarihlerde işlenen mühür bozma suçlarının, düzenlenen ilk iddianame tarihine kadar zincirleme tek mühür bozma suçunu oluşturabileceği cihetle; zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağı bulunup bulunmadığının tespit edilebilmesi amacıyla; anılan dava dosyasının getirtilip bu yönüyle incelenerek, mümkün olduğu takdirde dosyaların birleştirilmesi, kesinleşmiş ise dava dosyasının bu dosya içine konulmasından sonra, sanığın mühür bozma eylemleri ile ilgili zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağının bulunup bulunmadığının tartışılması, zincirleme suç ilişkisi içindeki eylemlerden bazılarının kesinleşmiş mahkumiyet hükmüne konu olmasının diğer eylemlerin dava konusu yapılmasına engel olmayacağı, bu kapsamda, sonradan sübutu kabul edilen eylem nedeniyle münhasıran önceki cezada zincirleme suç hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkacak olan ilave cezaya hükmolunabileceğinden, sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında seçimlik ceza öngören TCK’nun 203. maddesi ile uygulama yapılırken aynı Kanunun 58/3. maddesi gereğince hapis cezasına hükmolunması gerektiği gözetilmeden adli para cezası tercih edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından sonuç ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 21.01.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.