Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2012/14197 E. 2014/1525 K. 03.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/14197
KARAR NO : 2014/1525
KARAR TARİHİ : 03.02.2014

Tebliğname No : 4 – 2011/207292
MAHKEMESİ : Eskişehir 5. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2010
NUMARASI : 2009/546 (E) ve 2010/1024 (K)
SUÇ : Mühür Bozma

1-Sanığın 29.07.2008 tarihli fek tutanağı içeriğine göre borcundan dolayı mühürlenen elektrik sayacındaki mührü bozarak elektrik kullanmaya devam ettiğinin iddia ve kabul edilmesi, dosyada mevcut 01.11.2007 tarihli tutanakta elektriğin direkten kesildiğinin belirtilmesine rağmen mühürleme yapıldığına dair bir ibarenin bulunmaması karşısında; eylem öncesinde var olması gereken mühür ön koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti bakımından; ilgili kurumdan suç tarihinden önce usulüne uygun mühürleme yapılıp yapılmadığı sorulup, yapılmışsa buna ilişkin tutanak dosya içerisine alındıktan sonra hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
a) Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının 26.05.2009 tarih ve 2009/4626 Esas sayılı iddianamesi ile sanığın, elektrik sayacının mührünü 29.07.2008 tarihinde bozarak elektrik kullanmaya devam ettiği gerekçesiyle kamu davasının açıldığı, sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde bu davaya konu 26.05.2009 tarihli iddianamenin düzenlenmesinden önce işlediği 11.09.2008 tarihli mühür bozma suçundan aynı mahkemenin 27.07.2010 tarih 2009/588 esas ve 2010/351 karar sayılı ilamı ile mahkumiyetine karar verildiği, bu ilamın 08.02.2011 tarihinde yerine getirildiği anlaşılmakla, mükerrer yargılamaya engel olmak ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tespiti bakımından; yukarıda belirtilen dava dosyası getirtilip incelenerek, dosyaların iddianame tarihleri ile iddianameye konu tutanak tarihleri tespit edilip, aynı suç işleme kararıyla işlenen mühür bozma eylemleri nedeniyle açılan davalarda hukuki kesintiyi oluşturan iddianamelerin düzenlenme tarihi itibariyle kapsadığı eylemler belirlenerek teselsül hükümlerinin uygulanması gerekeceğinden, teselsül nedeniyle arttırılacak cezadan önceki cezanın indirilmesi koşullarının bulunup bulunmadığı tartışılmadan eksik soruşturma ile karar verilmesi,
b) 5237 sayılı TCK’nun 61/9. maddesinde belirtilen “adli para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az, üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz.” şeklindeki düzenlemenin suç tarihinden önce 19/12/2006 tarihinde 5560 sayılı Kanunla yürürlüğe girdiği, bu tarihten sonraki seçimlik cezalarda temel adli para cezasının alt sınırının 180 günden az olamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde eksik ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına 03.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.