Yargıtay Kararı 11. Ceza Dairesi 2008/5048 E. 2011/23496 K. 15.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2008/5048
KARAR NO : 2011/23496
KARAR TARİHİ : 15.12.2011

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği
HÜKÜM : 5237 sy.TCK.md.204/1, 62, 53 ( 2 kez 1 yıl 8 ay hapis cezası )

Sanığın adli sicil kaydından silinme koşulları oluşmamış bulunan kasıtlı suçlara ilişkin önceki mahkumiyetleri nedeniyle 5728 sayılı Yasa ile değişik CMK’nun 231. maddesinin uygulanması olanağı bulunmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yüklenen suçların sabit olmadığına, eylemlerin ayrı ayrı suç oluşturmadığına, yeterli delilin bulunmadığına ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1- Sanığın adli sicil kaydında yer alan 6136 sayılı yasaya muhalefet suçuna ilişkin mahkumiyet hükmünün infaz edilip edilmediği araştırılıp, suç tarihinden önce infaz edildiğinin belirlenmesi halinde 765 sayılı TCK’nun 81. maddesine göre temel cezadan artırım yapılması gerektiğinden bu yasanın aleyhe sonuç doğuracağı, suç tarihinden önce infaz edilmediğinin belirlenmesi halinde ise tekerrür nedeniyle cezada artırım yapılmayacağı nazara alınıp resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, 765 sayılı TCK’nun 342/1. maddesinde 2 yıldan 8 yıla kadar ağır hapis, 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesinde ise 2 yıldan 5 yıla kadar hapis olarak öngörülmesi karşısında, temel cezanın alt sınırdan tayini halinde hapis cezasının eşit olacağı ancak 5237 sayılı TCK’nun 53.maddesinde düzenlenen ve kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanan güvenlik tedbirlerinin 765 sayılı TCK’da bulunmaması ve 5252 sayılı Yasanın 6. maddesi uyarınca kanunlarda öngörülen “ağır hapis” cezalarının “hapis” cezasına dönüştürüldüğü dikkate alındığında 5237 sayılı TCK’nun aleyhe sonuç doğuracağı gözetilmeden, üst sınır itibariyle 5237 sayılı Yasa hükümlerinin lehe olduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-5237 sayılı TCK’nun 53/1-3. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde hak yoksunluğuna hükmolunması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.