Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/9713 E. 2023/8667 K. 25.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/9713
KARAR NO : 2023/8667
KARAR TARİHİ : 25.09.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ödeme emrinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı adına gönderilen ödeme emirlerinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, sadece tebliğ zarfının üzerinde müvekkilinin adının yazılı olduğunu, ödeme emirlerinin dava dışı şirket İncirbel Akaryakıt adına düzenlendiğini, bu hali ile usulsüz olduğunu, asıl borçlunun dava dışı şirket olduğunu, davacının belirli dönem bu şirkette müdür olduğunu, borcun öncelikle borçlu şirketten tahsilinin gerektiğini, borcun doğrudan davacıdan talep edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu bildirerek 2019/063083, 2019/063094, 2019/063093, 2019/063085, 2019/063086, 2019/063067, 2019/063068, 2019/063091, 2019/063092, 2019/063079, 2019/063080, 2019/063082, 2019/063081, 2019/063096, 2019/063095, 2019/063076, 2019/063075, 2019/063084 sayılı 18 adet ödeme emrinin iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Kurumca şirket ve şirket yetkililerine aynı anda ödeme emri gönderildiğini, davacı bakımından 5510 sayılı Kanun’un 88 inci maddesine göre işlem yapıldığını, davacının talebinin yersiz olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu ödeme emirlerine konu borcun, davacının müdürlük yaptığı dönemin içinde, bir başka deyişle davacının sorumluluk sahibi olduğu dönemi kapsadığı tespit edildiğinden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davacının İncirbel Akaryakıt Turizm Gal. Gıda Taş. İnsan Kayn. İnş. Eğt. Hizm. Yenilenebilir Enj. San. ve Tic. Ltd. Şti.nde bir dönem şirket müdürü olarak çalıştığını, borcun asıl yükümlüsünün şirket olduğunu, ödeme emirlerinde sadece tebligat zarfının üzerinde müvekkilin adının yazıldığını, ödeme emirlerinin ise şirket adına düzenlendiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, ödeme emrine konu edilen borcun öncelikle asıl borçlu şirketten talep ve tahsil edilmesi gerektiğini, ayrıca borcun yapılandırıldığı bildirilmesine rağmen gerekli araştırma yapılmadan karar verildiğini, yapılandırma yapılmasının yeni bir hukuki durum yarattığını, bu hususun araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “Aydın 2. İş Mahkemesinin 09.02.2021 tarih, 2020/421 Esas ve 2021/102 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesi ile benzer sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı Kurum tarafından davacıya tebliğ edilen 18 adet ödeme emrindeki borcun dava dışı şirkette davacının temsil ve ilzama yetkili olması sebebiyle davacıya ait olup olmadığı hususlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2- 6183 sayılı Kanun’un “Ödeme emri” başlıklı 55 inci maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58 inci maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir.

Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. 6183 sayılı Kanun’un 58 inci maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur.

Diğer taraftan 6183 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir. Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55 inci maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.

3.Değerlendirme
1- Dosyada mevcut kayıt ve belgelere göre, borçlusu dava dışı İncirbel Akaryakıt Turizm Gal. Gıda Taş. İnsan Kayn. İnş. Eğt. Hizm. Yenilenebilir Enj. San. ve Tic. Ltd. Şti. olan ödeme emirlerinin mevcut olduğu, davacının anılan şirkette 01.10.2016-11.11.2019 tarihleri arasında şirketi temsile yetkili müdür olduğu, ödeme emirlerinin şirket adına davacıya tebliğ edildiği, davacı adına borç tahakkuku yapıldığına ve ödeme emri düzenlendiğine dair herhangi bir bilgi ve belge olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalı Kurumdan; dava dışı şirketin prim ve işsizlik sigortası prim borçlarından dolayı davacı adına borç tahakkuku yapılıp yapılmadığı, ödeme emri düzenlenip düzenlenmediği ve bu ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edilip edilmediği, buna göre davacı hakkında kesinleşmiş ödeme emri olup olmadığı belirlenerek, sonucuna göre karar verilmelidir.

2- Diğer taraftan, davacının iptalini istediği ödeme emirlerine konu borcun dava dışı İncirbel Akaryakıt Turizm Gal. Gıda Taş. İnsan Kayn. İnş. Eğt. Hizm. Yenilenebilir Enj. San. ve Tic. Ltd. Şti. ‘nin 2018 yılı 4. ila 12. aylar arası ile 2019 yılı 1. ila 6. aylar arasında prim ve işsizlik sigortası prim borçlarına ilişkin olduğu; Dairemizce verilen geri çevirme kararı üzerine gelen Kurum yazısında, dava dışı İncirbel Akaryakıt Turizm Gal. Gıda Taş. İnsan Kayn. İnş. Eğt. Hizm. Yenilenebilir Enj. San. ve Tic. Ltd. Şti. ‘nin 7440 sayılı ve de 7326 sayılı Kanun’lar kapsamında yapılandırma talebinde bulunulduğu anlaşılmakla, bazı hallerde dava devam ederken, dava açılmasından sonra meydana gelen bir nedenle dava konusu ortadan kalkabilir.

3- Davanın konusuz kalması halinde, artık dava hakkında yargılama yapılmasına ve hüküm verilmesine gerek kalmaz. Başka bir deyişle, her iki tarafın da davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararı kalmamış demektir. Bu halde, mahkemece, davanın konusunun kalmaması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilir.

4- Dosya kapsamı incelendiğinde, dava konusu borcu da içerecek şekilde dava dışı İncirbel Akaryakıt Turizm Gal. Gıda Taş. İnsan Kayn. İnş. Eğt. Hizm. Yenilenebilir Enj. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılandırma yapılıp borcun ödenip ödenmediği, buna göre davanın konusuz kalıp kalmadığı araştırılıp irdelenerek elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.

VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1-Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.