Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/9704 E. 2023/13493 K. 26.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/9704
KARAR NO : 2023/13493
KARAR TARİHİ : 26.12.2023

MAHKEMESİ: … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1216 E., 2023/1128 K.
KARAR : Kısmen kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 3. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/79 E., 2022/55 K.

Taraflar arasındaki mahkeme kararı ile kesinleşen işçilik alacağı nedeniyle belirlenen fark ücretler nedeniyle sigorta primine esas kazançların tespiti ve yaşlılık aylığı miktarının yeniden hesaplanması ile fark aylık alacaklarının davalı Kurumdan yasal faizi ile birlikte tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalılar vekilleri tarafından tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf isteminin reddine, davalıların istinaf isteminin kabulü ile kararın kaldırılmasına ve davanın, kısmen kabulüne dair karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı tüm taraflarca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, davacının … Köy Hizmetlerinde Yol – İş üyesi olarak çalışmakta iken, 2001 yılında kadroya geçtiğini, ardından emekli olduğunu, intibak alacakları için dava açıldığını, istemin kabul edildiğini, karar ile başvurularak davacının primlerinin eksik bildirildiğini, ücret durumuna göre yeniden düzenlenip maaşların ödenmesi istenmesine rağmen bu güne kadar hesaplama ve ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak eksik ödenen maaşının saptanarak güncel emekli maaşının yeni duruma göre uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II.CEVAP
1.Davalı … vekili, dava dilekçesindeki aleyhe olan hususları kabul etmediklerini, buna göre öncelikle zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı tarafın dilekçesinde belirtmiş olduğu işçilik alacağına ilişkin dosyasında kurumun taraf olmadığını, taraf olarak dahil edilmediği dosyadan da müvekkili kurumun haberdar olmasının beklenemeyeceğini, kaldı ki ilgili ilamda emeklilik geçmiş aylık farkına ilişkin bir karar da bulunmadığını, yapılan başvurunun ilama aykırı olarak yapıldığını, müvekkili kurumdan İl Özel İdarenin yapmış olduğu hatanın bedelini ödemesinin beklenemeyeceğini, dolayısıyla geçmiş emekli aylık hesabı farkının müvekkili kurumdan istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, prime esas kazançların, işveren tarafından müvekkili kuruma bildirilmekte ve ilgili prim müvekkili kuruma ödenmekte olduğunu, dolayısıyla müvekkili kurumdan istenen, alınan ücret ile alınması gereken ücret farkının davacının primine yansıtılması mümkün olmamakla beraber bu durumun davalı kurumdan istenmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı İdare vekili, davaya dâhil edilmesinin yanlış, gereksiz ve usul ekonomisine aykırı bir işlem olduğunu, müvekkili İdarenin ise davacının lehine sonuçlanan İş Mahkemesi kararının kesinleşmesinin hemen akabinde intibak düzenlemesine ait ek aylık ve hizmet belgelerini davalı …’ya gönderdiğini ve bunlara ait ek aylık prim tutarlarını yatırdığını, müvekkili idarenin ilgili Mahkeme kararı uyarınca üzerine düşen bütün yasal yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davanın müvekkili açasından öncelikle husumet yönünden reddi gerektiğini, belirterek davalı idare yönünden davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın kısmen kabulü ile, davacının 2011 yılı Kasım ayına ait spek tutarının 5.440,50 TL olduğunun buna ilişkin fark primlerden her iki davalının sorumlu olduğunun tespitine, buna göre yaşlılık aylığının uyarlanmasına, davacının ağustos 2015 yaşlılık aylığının ek ödeme hariç çıplak 2.049,69 TL olduğunun tespitine, dava tarihi itibari ile fark yaşlılık aylığının 58,85 TL tespiti ile 10,00 TL’lik kısmından faizsiz olarak bakiye miktarına bedel arttırım tarihi 23.10.2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tüm taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece esas alınan raporun hatalı olduğunu, mahkemece eksik ödenen ücretlerin hangi aya ilişkin olduğu daha önce tespit edildiğinden hakkaniyet gereği tespit edilen bu ayların esas kazancına dahil edilerek davacının yaşlılık aylığının hesaplanması gerektiğini, raporun mahkeme kararına göre hazırlanmadığını, davacının fark yaşlılık aylığı bulunduğunu, eksik ve hatalı hesaplama ile karar verildiğini, belirtmiştir.
2.Davalı … vekili, davacının herhangi bir faiz alacağının bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte kuruma başvurusunda faiz talebinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davacı lehine hatalı karar verildiğini, davalı idare açısından red kararı verilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek ile birlikte faiz alacığının davalı idarenin haberdar olduğu tarihten itibaren istenebileceğini, vekalet ücreti ve yargılama giderinden idarenin sorumlu tutulmaması gerektiğini, dava açılmasına kurumun sebebiyet vermediğini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hatalı olarak belirlendiğini, alacağın zaman aşımına uğradığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.
3. Davalı … Belediyesi vekili, husumet yokluğu nedeniyle red kararı verilmesi, davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davalının sorumlu olmadığını, davacıya brüt miktarlar üzerinden ödeme yapıldığından, prim ödenmesi gerekiyor ise davacının sorumlu olacağını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, “…dava, kurum işleminin iptaline ilişkin olduğundan taraflar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fark yaşlılık aylığı talebinin kabul ve reddedilen miktarları üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiş olması hatalıdır. Davalı kurumun istinaf talebi bu nedenle yerinde görülmekle birlikte, yanlışlığın giderilmesi için yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından, kararın ortadan kaldırılmasına, davanın kısmen kabul – kısmen reddi ile; davacının 2011 yılı Kasım ayına ait spek tutarının 5.440,50 TL olduğunun tespitine, buna göre yaşlılık aylığının uyarlanmasına, davacının ağustos 2015 yaşlılık aylığının ek ödeme hariç çıplak 2.049,69 TL olduğunun tespitine, dava tarihi itibari ile fark yaşlılık aylığının 58,85 TL tespiti ile 10,00 TL’lik kısmından faizsiz olarak bakiye miktarına bedel arttırım tarihi 23.10.2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tüm taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1-Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece esas alınan raporun hatalı olduğunu, mahkemece eksik ödenen ücretlerin hangi aya ilişkin olduğu daha önce tespit edildiğinden hakkaniyet gereği tespit edilen bu ayların esas kazancına dahil edilerek davacının yaşlılık aylığının hesaplanması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı … vekili, davacı lehine hatalı karar verildiğini, vekalet ücreti ve yargılama giderinden idarenin sorumlu tutulmaması gerektiğini, dava açılmasına kurumun sebebiyet vermediğini, alacağın zaman aşımına uğradığını belirterek temyiz talebinde bulunmuştur.
3.Davalı … Belediyesi vekili, husumet yokluğu nedeniyle red kararı verilmesi, davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davalının sorumlu olmadığını, davacıya brüt miktarlar üzerinden ödeme yapıldığından, prim ödenmesi gerekiyor ise davacının sorumlu olacağını belirterek temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, mahkeme kararı ile kesinleşen işçilik alacağı nedeniyle belirlenen fark ücretler nedeniyle sigorta primine esas kazançların tespiti ve yaşlılık aylığı miktarının yeniden hesaplanması ile fark aylık alacaklarının davalı Kurumdan yasal faizi alacağının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 297 ve 359 uncu maddesi ile 369 uncu maddesi ile 370 ve 371 inci maddeleri, 506 sayılı Kanun’un 79 ve Geçici 82 nci maddesi ile birlikte 5510 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesi ile beraber 5510 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup, taraflar vekillerince ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden ilgililerden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.