Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/900 E. 2023/2660 K. 16.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/900
KARAR NO : 2023/2660
KARAR TARİHİ : 16.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/210 E., 2022/423 K.
DAVACILAR :1- … 2-… vekilleri Avukat …
İHBAR OLUNAN : …Sigorta A.Ş. vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 09.02.2012
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen iş kazasından doğan maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; olay tarihi olan 14.10.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı …’ın uğramış olduğu iş gücü kaybından doğan maddi zararın henüz tam olarak tespit edilememiş olması ve tedavinin devam ediyor olması sebebiyle şimdilik harca esas olmak üzere 5.000,00 TL maddi tazminata, olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkil …’ın uğramış olduğu manevi zarara ilişkin olarak 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini, olay tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı …’in uğramış olduğu manevi zarara ilişkin olarak 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Yargılama esnasında 27.01.2016 tarihli harçlandırılmış dilekçe ile davacı … yönünden maddi tazminat talebi 111.532,00 TL olarak ıslah edilmiştir.

II. CEVAP
Davalı … Mermer Mad. İşl. San. Tic. A.Ş. vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile iş kazasında şirketin kusurunun bulunmadığını, davacının tamamen kendi dalgınlığı ve dikkatsizliği sonucu kazanın meydana geldiğini, davacının dava konusu iş kazası nedeniyle hangi oranda iş gücünü yitirdiğine ilişkin kesin bir tespitin bulunmadığını, davacının %64 maluliyet oranında beden tamlığını yitirdiği iddiasını kabul etmediklerini, davalı şirketin davacının kazaya uğramasının akabinde tüm tedavi giderlerini karşıladığını, davacının talep etmiş olduğu manevi tazminat miktarının da çok fahiş olduğunu, davacının eşinin de manevi tazminat talep etmesinin mümkün olmadığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ileride …Sigorta Şirketine rücu edebilmeleri için işbu davanın sigorta şirketine ihbarının gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.12.2016 tarih, 2012/70 Esas ve 2016/325 Karar sayılı ilamı ile Davacı …’ün davasının kısmen kabulüne, 111.532,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminat bedelinin olay tarihi olan 14/10/2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı …’ün davasının reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … … Mermer Mad. İşl. San. Tic. A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
1. … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 22.03.2018 tarihli ve 2017/574 Esas ve 2018/566 Karar sayılı kararı ile; ” Tüm dosya kapsamına göre; 14.10.2008 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucunda davacı işçinin yaralandığı, hüküm vermeye elverişli ve yeterli dosya kapsamına uygun olan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davacı işçinin % 30 davalı işverenin ise %70 oranında kusurlu olduğu, Adli Tıp Kurumu Genel Kurul raporuna göre davacı işçinin % 36,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, hesap bilirkişisinin 14.09.2015 tarihli bilirkişi ek raporuna göre davacı …’ün maddi zararının 111.532,00 TL olduğu, davalı vekilinin istinaf dilekçesinde hesap bilirkişisinin raporu ile ilgili olarak ileri sürdüğü hususların ek bilirkişi raporunda tartışılarak irdelendiği, davalı vekilinin bu konudaki istinaf isteminin yerinde olmadığı, bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun hüküm vermeye yeterli ve elverişli raporlar olduğu, davacının taleplerinin zamanaşımına uğramadığı, davacı işçi yararına hüküm edilen 20.000,00 TL manevi tazminatın adalete ve hakkaniyete uygun yerinde bir manevi tazminat olduğu, davalı vekili yararına takdir edilen 1.800,00 TL vekalet ücretinin de yerinde olduğu, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun yerinde bir karar olduğu, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde davalının istinaf isteminin esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur” gerekçesine dayalı olarak “Yatağan Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi Sıfatı ile) 26.12.2016 tarih ve 2012/70 Esas-2016/325 sayılı kararına davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine,” karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 20.04.2018 tarihli, 2017/574 Esas 2018/566 Karar sayılı ek kararı ile davalı vekilince kararın tebliğinden itibaren 8 gün geçtikten sonra temyiz edildiğinden HMK.nun 346/1 maddesine göre davacı vekilinin temyiz talebinin reddine, karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen ek kararına karşı süresi içinde davalı … … Mermer Mad. İşl. San. Tic. A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 04.04.2019 tarihli ve 2018/4365 Esas ve 2019/2611 Karar sayılı ilamı ile … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’ne ait 2017/574 esas, 2018/566 karar sayılı ve 20.04.2018 tarihli ek kararının kaldırılmasına, … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’ne ait 2017/574 esas, 2018/566 karar sayılı ve 23.03.2018 tarihli ilamının incelenmesine gelince, davalı vekilinin manevi tazminat davası yönünden temyiz dilekçesinin reddine, davalı vekilinin maddi tazminat davası yönünden temyiz dilekçesi yönünden ise, davacıya sürekli iş göremezlik oranı ( %36,2 ) üzerinden bağlanan gelir araştırılmadan ve rücuya kabil kısmı tenzil edilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu, davacının maddi zarar talebi yönünden tüm dönem için bir defada yasal faize hükmedilmesi gerekirken hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesap tablosunda işlemiş dönem yönünden dönem içi her bir aya ayrı ayrı yasal faiz uygulandığı, maddi zararın faiz alacağı ile birlikte hesaplanarak belirlendiği, bu şekilde Mahkemece faize faiz yürütülmesi sonucunu doğuracak şekilde tespit edilen faiz alacağı (işlemiş dönem maddi zarar) tutarı için kaza tarihinden itibaren yeniden yasal faize hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesine dayalı olarak Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Birinci Karar
İlk Derece Mahkemesinin 24.05.2021 tarihli, 2019/394 Esas ve 2021/229 Karar sayılı kararı ile uyulan bozma kararı doğrultusunda yapılan araştırma ve değerlendirme neticesinde; davacı …’ün davasının kısmen kabulüne, 111.532,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminat bedelinin olay tarihi olan 14.10.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı …’ün davasının reddine, karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … … Mermer Mad. İşl. San. Tic. A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 23.12.2021 tarihli, 2021/9946 Esas ve 2021/16585 Karar sayılı ilamı ile bozma öncesi aldırılan hesap raporu tarihindeki verilerin davacı yönünden kesinleştiği, Mahkemece bozma gereği yerine getirilmiş ise de güncel verilerin dikkate alınarak gelirin ileriye çekilmesi suretiyle hazırlanan hesap raporu doğrultusunda karar verilmesinin davalı yararına oluşan kazanılmış hakkı ihlal eder nitelikte olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesince verilen usule ve yasaya aykırı hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

D. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı doğrultusunda yapılan araştırma ve değerlendirme neticesinde; davacı …’ün davasının kısmen kabulüne, 92.974,05 TL maddi tazminat, 20.000,00 TL manevi tazminat bedelinin olay tarihi olan 14.10.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı …’ün davasının reddine, karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı … vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı … vekili sunmuş olduğu temyiz dilekçesi ile somut olayda usulü kazanılmış haktan söz etmenin mümkün olmadığını, zira Yargıtay’ın ilk verilen hükme dayanak olarak alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya aykırı olduğunun tespit edildiğini, bu tespitten sonra yeniden bir yargılama yapıldığını, bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi incelemesinin yapıldığını, davacı …’ın gerçek zararının tespit edildiğini, yine yasal mevzuatta yapılan değişiklik ile taraflarına eksik olan harcı ikmal etme hakkının tanındığını, eldeki davada HMK 176/2 hükmünün uygulanma imkanının bulunmadığını, davacının gerçek hakkından çok daha azına hükmedilmesinin davacının mağduriyetine yol açacak nitelikte olup ayrıca hak ve hukuka, yasaya ve adalete de aykırı olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, maddi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 417 inci maddesi, 5510 sayılı Kanun’un 13, 16 ve 20 inci maddeleri ile 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 4 üncü maddeleri hükümleridir.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden ilgiliden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.