Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2023/8555 E. 2023/8735 K. 26.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/8555
KARAR NO : 2023/8735
KARAR TARİHİ : 26.09.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Kurum ile davalılar… ve … vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Kurum ile davalılar… ve … vekilleri vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı Kurum vekili dava dilekçesinde özetle; Emniyet Genel Müdürlüğü … İl Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü emrinde Polis Memuru olarak görev yapmakta iken, 19.07.2016 tarihinde Gümüşhane – Trubzon karayolu Beş Yıldız Konutları önünde iki aydır sürmekte olan asayiş uygulamasına istinaden görevlendirilen ve BTÖ ile yaşanan çatışma sonunda Polis Memuru …’ın yaralandığını, olayda yaralanan …’a 1.323.598,32 TL ilk peşin sermaye değerli gelir bağlandığını, 4.347,22 TL hastane masrafi, 116,57 TL ilaç masrafı yapıldığını, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Vazife Malullüğü Tespit Kurulu’nun 382 sayılı kararıyla …’ın 5510 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinin 1 inci fıkrasına göre vazife malullüğüne karar verdiğini, olayla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/747 Soruşturma numaralı dosyasında şüpheli … ve …’ın vefat ettiğinden kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, bu kararda da bahis edildiği üzere kriminal raporlara göre dava konusu terör olayını … ve …’ın gerçekleştirdiğinin tespit edildiğini, davanın … ve …’ın mirasçılarına karşı açıldığını, kusur ve miktar yönünden fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla (Yargılama sırasında dava dışı kişilerin kusurunun tespit edilmesi halinde bu kişilerin kusurundan da davalıların müşterek ve müteselsilen sorumlu olması kaydıyla) şimdilik 60.000,00 TL’nin onay ve ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar … ve … vekili, davalılara intikal eden herhangi bir mal varlığı bulunmadığını, 4721 sayılı Kanun’un 605/2 nci maddesinde “Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” şeklinde düzenleme olduğunu, söz konusu hüküm gereğince, mirasçıların ayrıca bir irade beyanında bulunmasına ihtiyaç olmaksızın mirasın reddedilmiş sayılması gerektiğinin hüküm altına alındığını belirterek davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar … ve …’ın (Velayeten …) cevap dilekçesi ibraz etmedikleri anlaşılmıştır.

II. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ” Her ne kadar Davalılar iş bu dosyaya cevap dilekçesi vermemiş ise de aynı olay sebebiyle mahkememizde görülen 2019/135E. Sayılı dava dosyasına davalı … kendi adına asaleten, Laser Felat Adına velayeten verdiği 02.09.2019 tarihli cevap dilekçesinde olayla ilgilerinin olmadığını, MehmetYakışır’ın uzun yıllardır evi terk ettiğini, örgüte katıldığını ancak hangi faaliyette bulunduğu hakkında bilgilerinin olmadığını, Mehmet Yakısır’ın herhangi bir malvarlığı bulunmadığını beyan ile davanın reddini istemiştir. Yukarıda belirtilen dosya ile mahkememiz dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan davalının 2019/135E.- sayılı dosyasındaki cevap dilekçesinde belirtilen savunma içeriğinin hukuki nitelendirmesi hakime ait olup mirasın hükmen reddi düzenlemesi kapsamında değerlendirme yapıldığından hükmen reddin sonuçları bu dava hakkında da uygulanması gerektiği kanaatine varılmıştır.

Dosyada mevcut, dava dilekçesi ve ekleri, davalılar Yunus ve … vekilinin cevap dilekçesi, davalılar Şeniye ve Laser Felat tarafından mahkememiz 2019/135 E. sayılı dosyasında verilen cevap dilekçesi birlikte değerlendirilmek suretiyle; davalıların savunmasına istinaden …’ın ve …’ın ölümüyle birlikte terekeye dahil olan mal varlığı bulunup bulunmadığı hususunda UYAP sistemi üzerinden, tapu sicil müdürlüklerinden, bir kısım bankalar nezdinde, ilçe Emniyet müdürlüğü trafik tescil biriminden malvarlığı sorgusu yapılmış, neticede … ve …’dan mirasçılarına intikal eden yada tereke ye dahil olan mal varlığı bulunmadığı tespit edilmiştir. Hesap bilirkişisinin ortaya koyduğu miktarların göz önüne alınması halinde terekenin borca batık olduğu ve mirasçıların mirası reddettiği sonucuna varılmıştır. HMK 114/(1-d) uyarınca davalıların taraf sıfatı bulunamayacağından aynı yasanın 115/2 nci maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir. Ancak, SGK davaya açtığında bu durumu bilemeyeceğinden esasen mirasın hükmen reddi olmadığında rücuya hak kazanacağından davanın reddine karar verilmesine rağmen davalılar lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmediğine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. ” gerekçesiyle HMK 114/(1-d) ve 115/(2) maddeleri uyarınca davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Kurum ile davalılar… ve … vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, 5510 sayılı Kanun’un 39 ve 76 ncı maddeleri gereğince görevli mahkemenin İş mahkemesi olduğunu, 5510 sayılı Kanun’un 47 nci maddesi uyarınca kurum sigortalısı …’ın vazife malullüğüne karar verildiğini, davalıların murisin terekesinin borca batıklığına dair dava açmaları ve aldıkları kararı dosyaya ibraz etmeleri, akabinde TMK’nın 612 nci maddesi uyarınca terekenin tasfiyesi gerekmesine rağmen mahkemece 2019/135 Esas numaralı dosyadaki murisin …’ın mal varlığı olmadığını belirten cevap dilekçesinin bu dosyaya sirayet ettirilmesi, … mirasçılarının da miras bırakanın herhangi mal varlığı olmadığına dair beyanları esas alınarak araştırma yapılıp, pasif husumet yokluğu nedeniyle red kararı verilmesinin hatalı olduğunu belirterek;

Davalılar … ve … vekili, Mahkemece davanın reddine karar verilmesine rağmen davalılarca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar verildiğini ayrıca davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, Türk Medeni Kanunu’nun 605 inci maddesinin 2 nci fıkrasında “Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır.” hükmüne yer verildiği, yukarıda belirtilen dosyalarda bulunan tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davalıların miras bırakanlarının ödemeden açıkça aciz olduğunun belli olduğu, belirtilen gerekçe ile red kararı vermesinde hata bulunmadığı, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 21.10.2019 tarih ve 2017/4695 Esas 2019/7702 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere murisin mal varlığının borca batık olmasının yargılama safhasında ortaya çıkması ile davacı kurumun bu durumdan haberdar olacağı, dava açılmasına kurumun sebebiyet vermediği, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin ve yargılama giderlerinin üstlerinde bırakılmasının yerinde olduğu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmaktadır.” gerekçesiyle Yerel mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına yönelik davacı vekili ile davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353-(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Kurum ile davalılar… ve … vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı Kurum ile davalılar… ve … vekilleri temyiz dilekçelerinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri sebeplerle kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık rücuan tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun’un 39 uncu ve 76 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme
Davacı Kurum, Emniyet Genel Müdürlüğü … İl Eminyet Müdürlüğünde Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapmakta iken 19.07.2016 tarihinde yaşanan çatışma sonucu yaralanan Polis Memuru …’a bağlanan gelirler ve yapılan tedavi masraflarından oluşan Kurum zararının rücuan tahsilini talep etmiş olup davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun’un 39 ve 76 ncı maddeleridir.

Mahkemece, her ne kadar davalılar Laser Falat Yakışır ve …’ın eldeki dosyaya cevap dilekçesi vermemiş ise de aynı olay sebebiyle görülen 2019/135E. sayılı dava dosyasına sundukları cevap dilekçesini değerlendirerek murislerinin herhangi bir malvarlığı bulunmadığını beyan ile davanın reddini istedikleri, mirasın hükmen reddedildiğinden bahisle yapılan araştırmada terekenin borca batık olduğu ve mirasçıların mirası reddettiği sonucuna varılarak davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, verilen karar yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.

Dosya kapsamından, … mirasçıları olan davalılar Laser Falat Yakışır ve … tarafından, miras reddedilmediği gibi, eldeki davanın yargılaması sırasında da; savunma olarak terekenin borca batık olduğu ve mirası reddetmiş sayılmaları gerektiği ileri sürülmemiştir. Terekenin borca batık olduğu savunması, niteliği itibari ile maddi hukuka ilişkin bir defi olup Mahkemece re’sen gözetilemez. Açıklanan nedenlerle, mirası reddetmeyen davalılar hakkında yanılgılı gerekçe ile davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle sair hususular incelenmeksizin bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine,

26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.